Geri

   

 

 

 

İleri

 

RİYÂZU’S-SÂLİHÎN

İmâm Ebû Zekeriyya

Yahyâ b. Şeref

Nevevî, Şâfi’î (ö. 676 / 1277)

 

Rahman ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle

Mukaddime

Bismillahirrahmânirrahîm

Bir tek, mutlak gâlip, sonsuz kudret sahibi, çok bağışlayıcı olan, gönül ehli ve basiret sahiplerine bir hatırlatma, akıl ve düşünce ehline bir ibret olsun diye geceyle gündüzü birbirine katan Allah’a hamdolsun. Allah, yarattığı kullarından bir kısmını seçip, bu dünyada zühd ehlinden kıldı. Onları, emir ve yasaklarını gözetme, devamlı olarak düşünme, öğüt dinleyip sapıklıktan uzak durma, unuttuktan sonra hatırlama ve gafletten sonra uyanma meziyetleriyle donattı. Onları, Allah’a itaatta ve âhirete hazırlıkta, gazabını gerektirecek davranış ve cehenneme girmelerine sebep olacak işlerden sakınmada, zamanın ve şartların değişmesine rağmen güzel hallerini korumada başarılı kıldı.

Hamdin en yücesi, en üstünü, en şümullüsü ve en mükemmeliyle Allah’a hamdederim. Kullarına çok iyilik yapan ve Kerîm olan, onlara çok acıyan ve Rahîm olan Allah’tan başka ilâh olmadığına, Efendimiz Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem’in O’nun kulu ve resûlü, sevgilisi ve dostu olduğuna, dosdoğru yola ulaştırıp, en kâmil dine dâvet ettiğine kesinlikle inanırım. Allah’ın salât ve selâmı, onun, bütün peygamberlerin, herbirinin inanmış dostlarının ve diğer sâlih kimselerin üzerine olsun.

Allahü teâlâ şöyle buyurur: “Ben, cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. Ben onlardan rızık istemiyorum, beni beslemelerini de istemiyorum” [Zâriyât sûresi (51), 56-57]. Bu âyet, onların ibadet için yaratıldıklarını açıkça ifade eder. O halde onların, yaratılış gayelerine özen göstermeleri, zühd yolunu tutarak dünyanın geçici zevklerinden yüz çevirmeleri gerekir. Çünkü bu dünya geçici bir yurt olup, ebedî kalınacak bir yer değildir. Dünya âhiretin bineği olup, kalıcı bir sevinç ve neş’e yeri de değildir. Ayrılık yeridir; sürekli vatan değildir. Bu sebeple, dünya halkının en uyanıkları, Allah’a en iyi kulluk yapanlardır. İnsanların en akıllı olanları da zâhidler, dünyaya bağlanıp kalmayanlardır. Allahü teâlâ şöyle buyurur: “Dünya hayatı, tıpkı gökten indirdiğimiz bir suya benzer: İnsanların ve hayvanların yiyeceklerinden olan yeryüzü bitkileri o su sayesinde gürleşip birbirine girer. Nihayet yeryüzü zînetini takınıp rengârenk süslendiği ve sahipleri de onun üzerinde kudret sahibi olduklarını sandıkları bir sırada, bir gece veya gündüz ona emrimiz gelir de, onu sanki dün yerinde yokmuş gibi kökünden koparılarak biçilmiş bir hale getiririz. İşte iyi düşünecek kavimler için âyetlerimizi böyle açıklıyoruz” [Yûnus sûresi (10), 24]. Bu anlamda âyetler çoktur. Şâir ne güzel söyler:

Allah’ın son derece anlayışlı akıllı ve zekî kulları vardır

Onlar dünyayı terkettiler ve fitnelerden korktular

Dünyaya bakıp şu gerçeği iyice anladılar

Burası diriler için kalıcı bir vatan değildir

Neticede bu dünyayı bir deniz sayıp

Sâlih amelleri kendilerine gemiler edindiler

Dünyanın hali, bizim halimiz ve yaratılış gayemiz anlattığım gibi olunca, sorumluluk taşıyan herkesin, seçkin ve hayırlı kimselerin izinden gitmesi, olgun akıl ve keskin görüş sahiplerinin yoluna girmesi icap eder. Ayrıca belirttiğim hususlarda hazırlık yapması, uyardığım konulara özen göstermesi gerekir. Bunu elde etmek için her mükellefin girmesi gereken en doğru yol, önce ve sonra gelenlerin efendisi, önden giden ve onları takip edenlerin en seçkini olan Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem’in sahih hadisleriyle edeplenmektir. Allah’ın salât ve selâmı onun ve diğer peygamberlerinin üzerine olsun. Allahü teâlâ şöyle buyurur:

“İyilik ve takvâ üzerinde yardımlaşın” [Mâide sûresi (5), 2].

Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem sahîh hadislerinde şöyle buyurdu:

“Kul, din kardeşinin yardımında olduğu müddetçe, Allah da kulunun yardımcısıdır” (Müslim, Zikr 37-38; Ebû Dâvûd, Edeb 60; Tirmizî, Hudûd 3).

“Bir hayra öncülük eden kimseye onu yapan gibi sevap vardır” (Müslim, İmâre 133; Ebû Dâvûd, Edeb 115; Tirmizî, İlim 14).

“Bir kimse doğru yola dâvet ederse, ona uyanların sevabı kadar kendisi için de sevap vardır. Bu ona uyanların sevabından bir şey eksiltmez” (Müslim, İlim 16; Ebû Dâvûd, Sünnet 6; Tirmizî, İlim 15).

Peygamber Efendimiz Hazret-i Ali’ye şöyle dedi: “Allah’a yemin ederim ki, senin aracılığınla bir tek kişinin hidâyete ermesi, dünya nimetlerinin en kıymetlisine sahip olmandan daha hayırlıdır” (Buhârî, Cihâd 102, 143; Müslim, Fezâilü’s-sahâbe 34).

Bütün bu emirler sebebiyle, sahibi için âhiret yolunun azığı olacak, bâtınî ve zâhirî edepleri kazandırıcı, iyi davranışlara teşviki, çirkin olanlardan uzak durmayı, Allah yolunda gidenlerin edeplerinden olan zühdü, nefis terbiyesini, ahlâkı güzelleştirmeyi, kalp temizliğini ve bunun çarelerini, uzuvları günahlardan korumayı ve sapmalarını önlemeyi, bütün bunların yanında âriflerin amaçlarını gerçekleştirmelerini temin edecek, sahih hadislerden müteşekkil muhtasar bir kitap meydana getirmeyi uygun gördüm.

Bu esere, sahih hadisleri ihtiva eden meşhur kitaplardan, sahihliği sâbit olanlar dışında bir hadis almamaya özen gösterdim. Her konuya Kur’ân-ı Kerîm’den âyetlerle başlamayı, anlamları kapalı olup açıklamaya ihtiyaç hissettiren kelimeleri açıklamayı uygun buldum. Bir hadisin sonunda “müttefekun aleyh” dediğimde, bunun anlamı “Bu hadisi Buhârî ve Müslim müştereken rivayet ettiler” demektir.

Bu kitap tamamlanınca, buna uymaya özen gösterenleri hayırlara sevkedeceğini, kötülüklerin, yıkıcı ve helâk edici davranışların her çeşidine engel teşkil edeceğini umarım. Bu kitaptan istifade edecek kardeşlerimin bana, ana ve babama, hocalarıma, diğer dostlarıma ve bütün müslümanlara duâcı olmalarını istiyorum. Benim güvenim Kerîm olan Allah’adır. İşimi yalnızca ona havale ederim; dayanağım da sadece O’dur. Allah bana yeter, O ne güzel vekîldir. Kötülüklerden kaçmaya kuvvet, iyilikleri yapmaya kudret, ancak Azîz ve Hakîm olan Allah’ın yardımıyladır.

 

1. [ÇEŞİTLİ BABLAR]

1. İHLÂS VE (GİZLİ VE AÇIK BÜTÜN İŞLERDE, SÖZLERDE VE HALLERDE) NİYET

2. TEVBE ALLAH’TAN AF DİLEMEK

3. SABIR

4. DOĞRU SÖZLÜLÜK (SIDK)

5. ALLAH’IN KULLARI DENETLEMESİ ( MURÂKABE )

6. TAKVÂ

7. TEREDDÜTSÜZ İMAN VE ALLAH’A TAM GÜVEN (YAKÎN VE TEVEKKÜL)

8. DOĞRULUK (İSTİKAMET)

9. ALLAHÜ TEÂLÂ’NIN YARATTIKLARININ BÜYÜKLÜĞÜ HAKKINDA TEFEKKÜR

10. HAYIRLI İŞLERE KOŞMAK

11. MÜCÂHEDE

12. ÖMRÜN SONLARINDA HAYRI ARTTIRMAYA TEŞVİK

13. HAYIR YOLLARININ SAYISIZLIĞI

14. ALLAH’IN EMİRLERİNE UYMADA ÖLÇÜLÜ OLMAK

15. İBADETLERİ VE HAYIRLI İŞLERİ SÜREKLİ YAPMAK

16. SÜNNETİ KORUMAK SÜNNETİ VE SÜNNETİN ORTAYA KOYDUĞU EDEPLERİ KORUMAK

17. ALLAH’IN HÜKMÜNE BOYUN EĞMEK

18. BİD’ATLARDAN SAKINMAK

19. İYİ VEYA KÖTÜ ÇIĞIR AÇANLAR

20. HAYRA ÖNCÜLÜK ETMEK

21. İYİLİK VE TAKVÂDA YARDIMLAŞMAK

22. NASİHAT

23. İYİLİĞİ EMİR KÖTÜLÜKTEN NEHİY

24. İYİLİĞİ EMİR VE KÖTÜLÜKTEN

25. EMÂNETİ YERİNE GETİRMEK

26. ZULÜM

27. MÜSLÜMANLARIN DOKUNULMAZ HAKLARI

28. AYIPLARI ÖRTMEK

29. MÜSLÜMANLARIN İHTİYAÇLARINI KARŞILAMAK

30. ŞEFAAT

31. İNSANLARIN ARASINI BULMAK

32. GÜÇSÜZ MÜSLÜMANLAR İLE FAKİRLERİN VE ADI SANI ANILMAYANLARIN DEĞERİ

33. YETİMLERİ VE KİMSESİZLERİ KORUMAK

34. KADINLARA İYİ DAVRANMAK

35. KOCANIN KARISI ÜZERİNDEKİ HAKLARI

36. AİLENİN GEÇİMİ

37. SEVDİĞİ DEĞERLİ MALLARI İNFAK ETMEK

38. AİLENİN DİN EĞİTİMİ

39. KOMŞU HAKKI VE BUNUNLA İLGİLİ TAVSİYELER

40. ANA BABAYA İYİLİK VE AKRABAYI ZİYARET

41. ANA BABAYA KARŞI GELMENİN VE AKRABA İLE İLGİYİ KESMENİN HARAM OLDUĞU

42. BABA DOSTLARINA İKRAM

43. EHL-İ BEYT’E SAYGI

44. ÂLİMLERE SAYGI

45. FAZİLET SAHİPLERİNİ ZİYARET ETMEK

46. ALLAH İÇİN SEVMEK

47. ALLAH’IN KULUNU SEVMESİ

48. İYİLERE EZİYET ETMEMEK

49. GÖRÜNÜŞE GÖRE HÜKÜM VERMEK

50. ALLAH KORKUSU

51. ALLAH’IN RAHMETİNİ ÜMİT ETMEK

52. ALLAH’IN RAHMETİNİ ÜMİT ETMENİN FAYDASI

53. KORKU VE ÜMİT ARASINDA YAŞAMAK

54. AĞLAMAK

55. ZÜHDÜN ÜSTÜNLÜĞÜ

56. AÇLIĞIN VE SÂDE YAŞAMANIN ÜSTÜNLÜĞÜ

57. KANAAT VE TOK GÖZLÜLÜK

58. DİLENMEKSİZİN VE GÖZ DİKMEKSİZİN SADAKA ALMAK

59. ELİNİN EMEĞİYLE GEÇİNMEK

60. CÖMERTLİK

61. CİMRİLİK VE AÇGÖZLÜLÜKTEN SAKINMAK

62. BAŞKASINI KENDİNE TERCİH ETMEK

63. ÂHİRETE HAZIRLANMAK

64. ŞÜKREDEN ZENGİNİN FAZİLETİ

65. ÖLÜMÜ ANMAK VE NEFSİN AŞIRI İSTEKLERİNİ DİZGİNLEMEK

66. KABİR ZİYARETİ

67. ÖLMEYİ İSTEMENİN DOĞRU BİR ŞEY OLMADIĞI

68. GÜNAHTAN SAKINMA, GÜNAHA GÖTÜREBİLECEK DAVRANIŞLARDAN KAÇINMA

69. İNSANLARDAN UZAK YAŞAMAK

70. İNSANLARLA BİR ARADA YAŞAMANIN DEĞERİ

71. TEVÂZÛ VE MÜ’MİNLERE KOL KANAT GERMEK

72. KİBİRLENMENİN VE KENDİNİ BEĞENMENİN HARAM OLDUĞU

73. GÜZEL AHLÂK

74. YUMUŞAK HUYLULUK, TEENNÎ, KOLAYLIK

75. HATALARI BAĞIŞLAMAK VE CÂHİLLERE UYMAMAK

76. SIKINTILARA KATLANMAK

77. DİN İÇİN ÖFKELENMEK

78. YÖNETİCİLERİN YÖNETTİKLERİNE ŞEFKATİ

79. ADALETLİ DEVLET BAŞKANI

80. YÖNETİCİLERE İTAAT

81. YÖNETİCİLİĞE TALİP OLMAMAK

82. YÖNETİCİLERİN İYİ YARDIMCI EDİNMESİ

83. YÖNETİCİLİK İSTEYENLERE GÖREV VERMEMEK