Geri

   

 

 

 

İleri

 

36. AİLENİN GEÇİMİ

“Annelerin yiyecek ve giyeceği, örfe göre babaya aittir.” Bakara sûresi (2), 233

“Varlıklı olan kimse, varlığına göre nafaka versin. Eli dar olan kimse de verebileceği kadar nafaka versin. Allah hiç kimseye gücünün yettiğinden fazla bir şey yüklemez.” Talâk sûresi (65), 7

“Siz hayıra ne harcarsanız, Allah onun yerine yenisini verir.” Sebe’ sûresi (34), 39

290. Ebû Hüreyre radıyallahü anh’den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Allah yolunda (cihâd edilmesi için) sarfettiğin para, köle âzâd etmek için harcadığın para, fakire sadaka verdiğin para ve bir de aile fertlerinin ihtiyaçları için harcadığın para var ya! İşte bunların içinde sana en çok sevap kazandıracak olanı, ailen için harcadığın paradır.”

Müslim, Zekât 39

291. Resûli Ekrem’in âzadlı kölesi Ebû Abdullah (Ebû Abdurrahman da denilir) Sevbân İbn Bücdüd’den rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Bir kimsenin harcadığı paraların en değerlisi ailesinin ihtiyaçlarına harcadığı para, Allah yolunda cihâd etmek için beslediği atına harcadığı para ve bir de beraberce Allah yolunda cihâd ettiği arkadaşlarına sarfettiği paradır.”

Müslim, Zekât 38. Ayrıca bk. Tirmizî, Birr 42; İbn Mâce, Cihâd 4

292. Ümmü Seleme radıyallahü anhâ şöyle dedi:

- Ey Allah’ın Resûlü! (Eski kocam) Ebû Seleme’nin çocuklarına para harcamak bana sevap kazandırır mı? Onları öyle muhtaç durumda bırakacak değilim ya! Onlar benim kendi çocuklarımdır, diye sordum.

Resûlüllah şöyle buyurdu:

- “Evet, onlara yaptığın harcamanın sevabı senindir.”

Buhârî, Nefekât 14; Müslim, Zekât 47

293. Sa`d İbn Ebû Vakkâs radıyallahü anh’ın rivayet ettiği, bu kitabın baş tarafındaki ihlâs ve niyet konusunda geçen uzun hadiste Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem Sa`d’e hitâben şöyle buyurmuştu:

“Allah rızasını düşünerek yaptığın harcamalara, hatta yemek yerken eşinin ağzına verdiğin lokmalara varıncaya kadar hepsinin mükâfatını alacaksın.”

Buhârî, Îmân, 41, Cenâiz 36, Vesâyâ 2, Nefekât 1, Merdâ 16, Daavât 43, Ferâiz 6; Müslim, Vasıyyet 5. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ferâiz 3; Tirmizî, Vesâyâ 1; Nesâî, Vesâyâ 3; İbn Mâce, Vesâyâ 5

294. Ebû Mes`ûd el-Bedrî radıyallahü anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu:

“Bir adam Allah’ın rızasını umarak ailesinin geçimini sağlarsa, harcadıkları onun için birer sadaka olur.”

Buhârî, Îmân 41, Megâzî 12, Nefekât 1; Müslim, Zekât 49. Ayrıca bk. Nesâî, Zekât 60

295. Abdullah İbn Amr İbn Âs radıyallahü anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

“Geçimini sağlaması gerekenleri ihmâl etmek, insana günah olarak yeter.”

Ebû Dâvûd, Zekât 45

Müslim’in Sahîh’inde yer alan bu mânadaki hadîse göre ise:

“Kölelerinin nafakasını vermemek, insana günah olarak yeter” buyurdu. Müslim, Zekât 40

296. Ebû Hüreyre radıyallahü anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu:

“Her Allah’ın günü iki melek iner. Bunlardan biri:

- Allah’ım! Malını verene yenisini ver! diye dua eder. Diğeri de:

- Allahım! Cimrilik edenin malını yok et! diye beddua eder.”

Buhârî, Zekât 27; Müslim, Zekât 57

297. Ebû Hüreyre radıyallahü anh’den rivayet edildiğine göre Peygamber aleyhisselâm şöyle buyurdu:

“Veren el alan elden hayırlıdır. Yardım etmeye, geçimini üstlendiğin kimselerden başla! Sadakanın hayırlısı, ihtiyaç fazlası maldan verilendir. Kim insanlardan bir şey istemezse, Allah onu kimseye muhtaç etmez. Kim de tokgözlü olursa, Allah onu zengin kılar.”

Buhârî, Zekât 18, Nefekât 2; Müslim, Zekât 94-97, 106, 124. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Zekât 28, 39; Tirmizî, Zekât 38, Birr 77, Zühd 32; Nesâî, Zekât 53, 60