EVLİYÂ
HAYÂTINDAN SAHÎFELER
Şeyh
Tâc
(rahmetullahi teâlâ aleyh) yani Tâcüddîn-i Nakşibendî çok büyük bir velî idi.
Üstâdının Hâce Muhammed Bâkî-billah olması buna en güzel delîldir. Gâyet vakûr
ve heybetli bir zât idi. Talebeleri yetiştirmesi, mânevî olarak terbiye etmesi,
Allahü teâlâya kavuşmak arzusunda bulunanlara yol göstermesi pek güzel idi. Çok
talebe yetiştirdi. Çok kerâmetleri görüldü.
Tâcüddîn-i Nakşibendî çok kitap okumuştu. "Tasavvuf ehlinin, zâhirî ilimlerden,
fenden haberi olmaz. Onlar zikr ve tefekkürden başka bir şey bilmez" diyenlere
karşı onun hâli çok güzel bir delil, kuvvetli bir sened idi. Bütün velîler gibi
o da zâhirî ve bâtınî ilimlerde âlim idi. Bâzı fenlere âit öyle sözleri vardı
ki, bu sözler o fende mütehassıs olan ilim sâhiplerini dahî hayrette bırakırdı.
Birçok ilimde ve tıb husûsunda çok kıymetli eserler telif etmiştir.
Bir
defâsında yanına tıb konusunda mütehassıs bir kimse gelmişti. O kimseye, tıb
ilmine âid öyle ince meseleler anlattı ki, o kimse bu ilimde ihtisas yapmış
olduğu hâlde bu yüksek bilgileri hiç duymamıştı. Bu sözler karşısında çok
hayrette kaldı. Tâcüddîn'e olan muhabbeti arttı.
|