|
EVLİYÂ
HAYÂTINDAN SAHÎFELER
Evliyânın
meşhûrlarından Seyyid Emîr Burhân (rahmetullahi teâlâ aleyh) Peygamber
efendimizin soyundan olup, seyyiddir. Silsile-i aliyye büyüklerinden biri olan
Seyyid Emîr Külâl hazretlerinin büyük oğludur.
Emîr
Burhân'ın hocası, Behâeddîn Buhârî hazretleridir. Babası Seyyid Emîr Külâl onun
hakkında; "Bu çocuk bizim burhânımız, delîlimizdir." buyurmuştur. Onun
yetiştirilmesi için, talebesi Behâeddîn Buhârî hazretlerini vazifelendirmiştir.
Seyyid Emîr Külâl hazretleri, Behâeddîn Buhârî hazretlerine şöyle buyurmuştur:
"Bir üstâd, çırağını yetiştirerek kemâl derecesine ulaştırsa, ister ki, kendi
eserini çırağında görsün ve çalışmalarının neticesinde onun yetişmiş olduğuna
şâhid olsun. Şâyet bir yanlışlık görürse, düzeltsin. İşte oğlum Burhân, şimdiye
kadar tasavvufda eğitilmedi. Onun yetiştirilmesi işini üzerinize alın da,
eserinizi görüp, itminân elde ettiğinize dâir bana güven gelsin."
Behâeddîn
Buhârî hocasının bu emri üzerine Emîr Burhân'ın bâtınına teveccüh edip,
murâkabeye daldı. Fakat hocasının huzûrunda edebe riâyet ederek, tasarrufunu
kesik kesik devâm ettirerek, arada bir durakladı. Seyyid Emîr Külâl hazretleri;
"Ara vermeden tasarruf etmeye devâm et" buyurdu. Bunun üzerine aralıksız
tasarrufa devâm etti. Emir Burhân, birden bire değişip, tasavvuf hallerine
daldı. Bundan sonra yolu açılıp, tasavvufta yükseldi.
Emîr
Burhân, şiddetli bir cezbe ve sekr sâhibi idi. Mizacında insanlardan uzak ve
yalnız kalma hâli hâkimdi. İç âlemini ve husûsî tavırlarını, kimse görüp
bilmezdi. Mânevî kuvveti çok tesirliydi. Şeyh Nikrûz Buhârî şöyle demiştir:
"Emîr Burhân'a ne zaman rastlasak, onun hâlinden ve bize tesirinden bâtınımız
(iç âlemimiz) altüst olur, bomboş kalıp, perişanlığa düşerdik."
|
|