CİLD       ALFABE       KONU       KABR-İ ŞERİFLER

ALFABE - CİLD                      1.   2.   3.   4.   5.   6.
     
 

EVLİYÂ HAYÂTINDAN SAHÎFELER

Evliyânın büyüklerinden Seyyid Emîr Hamza (rahmetullahi teâlâ aleyh) Peygamberimizin soyundan olup, seyyiddir. Silsile-i aliyye denilen evliyânın meşhûrlarından Seyyid Emîr Külâl hazretlerinin ikinci oğludur. Babası ona, kendi babasının ismi olan "Hamza" ismini koydu. Ona "Baba" diye hitâb ederdi.

Seyyid Emîr Hamza, küçük yaşta babasının sohbetlerinde bulundu. Sonra babası onu, yetişmesi için, talebelerinin meşhûrlarından olan Mevlânâ Ârif Dikgerânî'ye havâle eyledi. O da onu yıllarca çalıştırarak, ilimde ve tasavvuf hâllerinde zamânın bir tânesi olacak şekilde yetiştirdi. Babasının vefâtından sonra, onun yerine geçip, yıllarca insanlara doğru yolu gösterdi. Ehl-i sünnet îtikâdını anlattı.

Emîr Hamza hazretlerinin iki oğlu ve bir kızı vardı. Hepsi de babalarından feyz alarak, ilimde, ahlâkta yetişmiş, yüksek derecelere kavuşmuşlardı. Kızı Hâtûn-ı Külân için, "Herkes oğlu ile iftihâr eder, biz de kızımızla iftihâr ederiz. Allahü teâlâ bize ne verdiyse, biz de kızımıza verdik." buyurmuştur. Bu kızı, her zaman Kur'ân-ı kerîm okurdu. Odaya girip bir işle meşgûl olunca, odası nûrdan, kandile ihtiyaç göstermeyecek derecede aydınlanırdı. Kilim dokusa, iplikler kendiliğinden düğümlenirdi. Bu işle uğraşırken namaza kalksa, onun çıkrığı kendiliğinden dönerdi. Gündüz olsa, demetleri kendiliğinden iplik olurdu. Bu hâlini, ancak sırdaşları bilirdi.

Emîr Hamza hazretlerinin bu kızının, Şehâbeddîn adında bir oğlu vardı. Emîr Hamza bu torununun yetiştirilmesi vazifesini Mevlânâ Hüsâmeddîn'e verdi. Üç sene Mevlânâ Hüsâmeddîn'in huzûrunda kaldı. Bu müddet zarfında Hak teâlâ, ona çok ilim ihsân etti. Hocası Mevlânâ Hüsâmeddîn ona dedi ki: "Ey Mevlânâ Şehâbeddîn! Eğer bundan sonra sen bize ders okutacaksan burada kal, yoksa bende sana ders verecek güç kalmadı." Sonra Mevlânâ Hüsâmeddîn'in izni ile Sûhârî'ye döndü. İnsanlara nasîhatle meşgûl oldu. Bütün vakti ilim ve âlimlerle geçerdi.