|
EVLİYÂ
HAYÂTINDAN SAHÎFELER
Hanbelî
mezhebi fıkıh ve hadîs âlimlerinin büyüklerinden Nasr bin Abdürrezzâk
(rahmetullahi teâlâ aleyh) hazretlerinin künyesi Ebû Sâlih, lakabı
İmâdüddîn’dir. Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî hazretlerinin torunudur. Hanbelî
mezhebinde ilk Kâdı’l-kudâtdır. H.564 de doğdu. 633 de vefât etti.
İlim
öğrenmekteki gayret ve istidâdının çok fazla olması sebebiyle, kısa zamanda
çeşitli ilimlerde yetişen Nasr bin Abdürrezzâk, bilhassa fıkıh, hadîs, kelâm,
münâzara, hılâf gibi ilimlerde çok yükseldi. Dedesi Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî
hazretlerinin medresesinde ders, vâz ve fetvâ vermeye başladı. Kendisi Hanbelî
mezhebi âlimlerinden idi. Bununla berâber, diğer mezheblerin bilgilerinin
inceliklerine de vâkıf idi. Dînî ibâreleri çözmekte pek mâhirdi. Hadîs ilmi
tahsil edenler için, ayrıca bir meclis kurdu. Ezberinden hadîs-i şerîf okurdu.
İnsanlar da ondan duyduklarını yazarlardı. Herkes tarafından sevilip, hürmet
edilen, çok yüksek bir zât idi. Tanınmaktan, şöhret sâhibi, parmakla gösterilen
birisi olmaktan çok uzak durur, çok sakınırdı. İbâdet ve tâatla meşgûldü.
Ağırbaşlı, vakûr ve heybetliydi. Fakat kibirli değildi. Tevâzu sâhibiydi. Alçak
gönüllüydü. Aklının ve zekâsının kuvveti fevkalâdeydi. Lütuf, iyilik, ikrâm
sâhibiydi. Tatlı dilli ve güler yüzlüydü. İnsanlara muâmelesi çok güzeldi.
Yanına gelen herkes, kendisinden memnun ayrılırdı.
Âile
efrâdına karşı olan yumuşaklık ve ikrâmı daha fazla idi. Allahü teâlânın râzı
olduğu istikâmetten ve dosdoğru olmaktan hiç ayrılmadı.
|
|