|
EVLİYÂ HAYÂTINDAN SAHÎFELER
Evliyânın meşhûrlarından ve
fıkıh âlimlerinden olan Ali bin Mûsâ Feşlî (rahmetullahi teâlâ aleyh)
Yemen'in Zebîd şehrinde yaşadı. Âlim, sâlih ve velî bir zât olan Ali bin
Mûsâ'da, bâzı vakitlerde tasavvuf büyüklerinde bulunan cezbe, Allahü teâlânın
muhabbetiyle kendinden geçme hâli hâsıl olurdu. Bu hâlde ve her zaman, hep
Allahü teâlâyı zikreder, hiç bir zaman O'ndan gâfil olmazdı.
Ali Mûsâ el-Feşlî hazretleri
ibâdet ettiği sırada kendinden geçer, muhabbet-i ilâhiyyeye dalar giderdi. Dış
dünyâdan tamâmen habersiz bir hâl alırdı. Bir gece mescidde ibâdet ve tâat ile
meşgûl olurken, içeriye bir hırsız girdi. Hırsız gelip, içeride bulduğunu alıp
gidiyor, içeride bulunan zâtın kendisine müdâhale etmediğini, kendinden geçmiş
hâlde Allahü teâlânın zikri ile meşgûl olduğunu görünce, tekrar tekrar girip
mescidden bir şeyler götürüyordu. Nihâyet alacak bir şey kalmayınca, onun
üzerinde bulunan elbiseyi almak için tuttu. O da, kendinden geçmişlik hâlinden
bir an çıkıp, hırsıza;
"Beni elbisesiz mi
bırakacaksın?" dedi. Elbisesini geri çekti. Hırsızın gözü dönmüş olduğundan bu
sözleri dinlemeyip elbiseyi çekip aldı ve mescidden çıkıp kaçtı. Bu sırada onu
gören gece bekçisi hırsızı yakalayıp, sabah olunca vâlinin huzûruna götürdü.
Başka suçları da meydana çıktı. Vâli bunun cezâlandırılmasını, fakîh
hazretlerinin elbisesinin de kendisine geri verilmesini emretti.
|
|