Hadîs ve nahiv
âlimlerinden. Künyesi, Ebû Bekr Enbârî'dir. 271 (m. 884) senesinde doğdu. 328
(m. 940)'de vefât etti. Edebiyat ve lügatta zamanının en büyük âlimidir. İsmâil
bin İshâk el-Kâdı, Ahmed bin Heysem bin Hâlid el-Bezzâz, Muhammed bin Yûnus
el-Kadîmî, Ebû Abbâs Sa'lebâ, Muhammed bin Ahmed bin Nadr ve zamanının diğer
âlimlerinden ilim almıştır. Fazîletli ve sadâkat sahibi bir zât idi.
Kendisinden; Ebû Amr bin Hayviyeh, Ebû Hüseyn İbn-i Bevvâb, Ebû Hasen Dâre
Kutnî, Ebû Fadl bin Me'mûn, Ahmed bin Muhammed el-Cerrâh, Muhammed bin Abdullah
ve diğer âlimler ilim almışlardır. Tefsîr, hadîs ve târihi konuların yanında
pekçok şiir ezberlemişti. Bunları, ezberden talebelere imlâ ettirir, yazdırırdı.
Muhammed bin
Kâsım kuvvetli hâfıza- sıyla ve pekçok ilmî mes'eleyi ezberlemekle meşhûr olup,
zâhid (dünyâya hiç düşkün olmayan) ve mütevazı bir zât idi. Bir defasında
hastalanmıştı. Dostları ziyâretine gittiler. "Babasının pek üzgün ve endişeli
olduğunu gördüler. Bu kadar endişe etme, üzülme dediler. Babası şöyle cevap
verdi: "Nasıl üzülüp endişelenmeyeyim. O, şu gördüğünüz kitapların hepsini
ezbere biliyor" diyerek kitaplarını gösterdi. Kendisi de, onüç sandık dolusu
kitap ezberlediğini söylemiştir. "Garîb-ül-hadîs", "Şerh-ül-kâfî", "El-Müzekker
vel-Müennes", "Risâlet-ül-müşkil", "İlhâcât", "El-Vadih fin-nahv",
"Edeb-ül-kâtib", "Er-Reddû âlâ men halefe mushâfe Osman" gibi eserleri vardır.
İbn-i Enbârî
buyurdu ki: "Ey Allahım! Bütün mahlûkâtı, ilminle, irâde ve kudretinle yarattın.
Onlar arasından hâlis kullarını seçtin. Bu kullarını, vahyini kendilerine teslim
etmek için emin (güvenilir) ve e-mirlerine uyan kimseler olarak kıldın. Onları
beğendiğin ve râzı olduğun bir din olan müslümanlığa da'vet eden, onu insanlara
anlatan kimseler kıldın, İslâmiyeti insanlara bildirmek için vahiy gönderdin.
Bütün insanları ve cinleri O'na da'vet ettin. Müslümanlığa yapışanları muhafaza
eyledin. Müslümanlıktan başka bir din, senin katında makbul değildir. Senin
yanında müslümanın, îmân sahiplerinin ameli kıymetlidir. İmân etmiyenlerin
amelinin hiçbir kıymeti yoktur. (Çünkü amel, îmân varsa Allahü teâlânın katında
kıymet bulur.) Yâ Rabbi! Gönderdiğin Peygamberler (a.s.) senin emirlerini
ihsanlara ulaştırdılar. Kendileri de senin emirlerine itâat eylediler. Habîbin
Hz. Muhammed'i (s.a.v.) göndermek suretiyle Peygamberlik kapısını kapadın. Artık
ondan sonra Peygamber (a.s.) gelmiyeceğini bildirdin. En büyük ikrâmını ve
ihsanını Hz. Muhammede (s.a.v.) yaptın. O'na husûsî ihsanlarda bulundun. O'nu
vahyin hakkında emin (güvenilir) kıldın. O'nu açık bir yol olan İslâmiyet ile
gönderdin, İslâmiyet, Allahü teâlâdan başka ilâh olmadığına, Hz. Muhammed'in
(s.a.v.) Allahü teâlânın kulu ve Peygamberi olduğuna inanmayı emreder. Namaz
kılmayı, zamanında kılmayı ve namaz kılmakta gevşeklik yapmamayı ister,
İslâmiyet oruç tutmayı, zengin ise müslümanın zekât vermesini, gücü yetiyorsa
hacca gitmesini emreder, İslâmiyet, Cum'ayı ve cemâatle namazı emreder,
İslâmiyet, emr-i ma'rûf ve nehy-i münkeri (iyiliği emredip, kötülükten
alıkoymayı) emreder, İslâmiyet, insanların güçsüzlere ve fakîrlere yardım
etmesini, merhametli ve şefkatli olmasını emreder. Müslümanın iyi ve sâlih
kimselerle oturup kalkmasını, kötü kimselerden uzak kalmasını tavsiye eder. Yâ
Rabbî! İslâmın aydınlığı ile cehâleti yok ettin. Onunla, yanlış ve sapık
yolların ateşini söndürdün."
KAYNAKLAR
1) Mu'cem-ül-müellifîn cild-11, sh-143
2) Târih-i Bağdâd cild-3, sh-181
3) Vefeyât-ül-a'yân cild-4, sh-341
4) Tabakât-ı Hanâbile cild-2, sh-â
5) Tezkîret-ül-huffâz cild-3, sh-842
6) Bugyet-ül-vuâtcild-1, sh-212
7) Şezerât-üz-zeheb cild-2, sh-315
8) El-A'lâm
cild-4, sh-334
9) Tabakât-ı müfessirîn cild-2, sh-226
|