Hanefî fıkıh
âlimi. Bâyezîd-i Bistâmî hazretlerinin talebelerindendir. Nahiv, lügat,
matematik, astronomi, kozmografya, botanik, biyoloji, târih ve hadîs ilimlerinde
zamanın bir tanesi idi. Ebû Hanîfe ve Ebû Mûsâ künyesi olup, asıl ismi, Ahmed
bin Dâvud'dur. Dînever'de doğmuş olduğundan Dîneveri denilmiştir. En-Nahvî, el-Lügavî
nisbetleri de verilmiştir. Hicrî üçüncü asrın başlarında doğduğu tahmin edilen
Ebû Hanîfe Ahmed bin Dâvud Dîneverî, Kûfe ve Basra âlimlerinden ilim tahsil
etti. Lisan ilmini Kûfeli nahivci İbn-i Sikkît ve babasından öğrendi. Diğer
ilimlerde de pekçok âlimden ders aldı. Birçok ilim dalında en yüksek seviyeye
yükseldi. Bu ilimlerde eserler verdi. Arabların dil, örf ve âdetlerini ve
düşünce yapısını çok iyi biliyordu. Arab âdabını tefekkürle birleştirdi.
Belâgatta da yüksek bir mevkiye sahip olan Ebû Hanîfe Dîneveri, Irak-ı Acem'de
bir kasaba olan Dînever'de 282 (m. 985) yılında vefât etti.
Abdullah bin
Muhammed Zübeydî anlatır: "Meşhûr âlim Şiran"den ısrarla Câhiz ile Ebû Hanîfe
Dîneveri'nin belâgat ilmin de mukayesesi istendi. Sirafî, Ebû Hanîfe
Dîneveri'nin Câhiz'den daha üstün olduğunu söyledi."
Ebû
Hayyan, Ebû Hanîfe Dîneveri'nin lügat bilgisinin çok geniş, üslûbunun da Arap
âlimlerinin üslûbuna uygun olduğunu söyler. Ayrıca fazîlet, ilim, kitap yazma ve
diğer eserleri bakımından da pek az bulunan âlimlerden olduğunu ve başkalarıyla
mukayesenin mümkün olmayacağını bildirirdi.
Zühd
ve takvada üstün, hadîs ilminde sika (güvenilir) olduğu bildirilen Ebû Hanîfe
Dîneverî, müslümanlara faydalı olmak için din ve âlet ilimlerinde eserler
verirken; ibâdette kolaylığı temin edip, müslümanları rahatlatacak hususlarda da
fen bilgileriyle ilgili çalışmalar yapmış, ba hususta eserler vermiştir.
Eserleri:
"Târihu'l-ahbâri't-tuval"
veya "Ebû Hanîfe târihi" adlı eseri, kitaplarının arasında tam olarak mevcut
olanıdır. Bu eserinde, dünyâ târihini umûmî olarak ele alıp, asr-ı se'âdet ve
halifeler devri hâdiseleri hakkında geniş bilgiler vermekte, hâdiseleri kendi
devrine kadar getirmektedir. Bu eserinin 1888 ve 1912 yıllarında baskıları
yapılmıştır. İlim târihi bakımından değeri büyük olan bitkilerle ilgili "Kitâbü'n-Nebât"
adlı eseri kaybolmuş, İbn-i Sînâ ve İbn-i Baytar tarafından yapılan nakillerde
varlığından haberdâr olunmuştur. Eserde Arap kabilelerinin hangi bitkiye hangi
ismi verdikleri ve tarifleri onların lisânından alınarak kaydedilmiştir. Daha
çok eski şâirlerin şiirlerinde geçen bitkilerin ve Arabistan nebatlarının tarif
ve tanıtımını yapan filolojik bir eser vasfına hâizdi. Bunun yanında
Arabistan'ın hangi ikliminde, hangi şartlarda, hangi bitkilerin nasıl
yetiştirileceğine dâir bilgi veren bir zirâat kitabı hususiyetini taşımaktaydı.
Kitâbü'l-Envâ ve Kitâbü'l-Mücâlese adlı eserlerinin yanında daha birçok değişik
ilim dallarında yazılmış kitaplar da O'na atfedilmektedir.
KAYNAKLAR
1) Bugyet-ül-vuât
sh-132
2) İrşâd-ül-Erib
cild-1, sh-123, 127
3) İnbâh-ur-rui'ât
cild-1, sh-41, 43
4) Cevâhir-ul-mudiyye,
varak 29 a
5) Hızânet-ül-i'dcb
cild-1, sh-25
6) El A'lâm cild-1,sh-123
7) Mu'cem-ül-müellifîn
cild-1 sh-21K
|