Şam'ın meşhûr hadîs hâfızı (rivâyet edenleriyle birlikte yüzbin hadîs-i şerîfi
ezbere bilen hadîs âlimi). Künyesi Ebû Müshir'dir. 140 (m. 757) senesinde doğup,
218 (m. 833) senesinde Bağdât'da vefât edip, Tibn kapısında defn edilmiştir.
Ona İbn-i Ebî Dârime de denir. Şam'ın hadîs, megâzî (muharebeler ve muharebe
târihi) âlimi idi. Aynı zamanda Şamlıların târihlerim, neseplerini (soylarını)
çok iyi bilirdi. Sa'îd bin Abdülazîz, Sadaka bin Hâlid, Yahyâ irin Hamza el-Hadramî,
Mâlik bin Enes, Muhammed bin Harb el-Havlânî gibi âlimlerden (r.aleyhim) ilim
alıp, rivâyetlerde bulunmuştur. Ondan da Yahyâ bin Maîn, Muhammed bin Abdülmelik
bin Zenceveyh daha birçok büyük âlim ilim alıp, rivâyette bulunmuştur. Fazîlet
ve vera' sahibi bir âlimdir, İslâm âlimleri arasında yeri büyüktür. Me'mun
kendisine Ehl-i Sünnet i'tikâdına ters düşen "Kur'ân-ı kerîm mahlûktur" diye
söylemesi için baskı yaptı. O, bu sözü söylemedi. Söyletmek için kılıç
getirildi, kınından çıkarıldı. Boynu vurulacağı söylendiği halde yine o sözü
söylememekte ısrar etti. Söyletemeyecek-lerine kanaat getirince hapsettiler.
Hapiste vefât etti. Bu hâdise başk? bir şekilde de rivâyet edilmiştir.
Âlimlerin hakkında buyurdukları: Ebû Zür'a: Ahmed bin Hanbel bana: "Sizin
yanınızda üç hadîs â-limi var; Mervan, Velîd ve Ebû Müshir" dedi.
Ebû Hatim; "Ebû Müshir, fesahati (açık ve
düzgün konuşması) yüksek bir âlimdir. Memleketimizde ondan daha fazla kıymet
verilen bir kimseyi görmedim. O, mescide çıktığı zaman, herkes, geçeceği yere
dizilirler, sevgi ve hürmetlerini arz ederler, elini öperlerdi."
Yahyâ bin Maîn: "Gördüklerim arasında Ebû Mushîr gibi bir âlime rastlamadım."
demektedirler.
Hasan bin Ali bin lyâş, Ebû Muhammed Ali bin Nufeyl'e mektûb yazıp, Ebû Müshir'e
selâmını iletmesini söylemişti. Ebû Muhammed, onun selâmını bildirince, Ebû
Müshir, şu meâldeki şiirle mukabelede bulundu. Benim ondan uzaklığım, benim ona
olan sevgi hâlimi, ona olan yakınlığımı değiştirmez. Ben, rahatlık zamanımda da
eski hâlimi unutmıyan bir insanım."
KAYNAKLAR
1)
El-A'lâm cild-3, sh-269
2)
Tehzîb-üt-tehzîb
cild-6, sh-98
3)
Târîh-i Bağdâd cild-11, sh-72
4)
Tezkiret-ül-huffâz
cild-1, sh-38
|