4 - 11Bu ümmetin hususiyetlerinden biri de şudur ki, bunlardan yetmiş bin kişi, hesaplarına bakılmaksızın cennete gireceklerdir. Şeyhayn’ın rivâyetlerinde böyle gelmiştir. İmâm-ı Taberanî ve Beyhakî’nin rivâyetlerinde de gelmiştir ki: “Hiç şüphesiz Rabbim bana ümmetimden yetmiş bin kişiyi hesabı sorulmak sızın cennete sokacağını vaad buyurdu. Gerçekten ben, daha fazlasını istedim. Bunun üzerine O, yetmiş bin kişinin her birinin yanında yetmiş bin daha verdi,” diye buyrulmuştur. Nihayet Hak teâlâ hazretleri, en güzel ve en cömert sevgilisini yüceltmek ve O’nun kadrinin büyüklüğünü göstermek için bu ümmete o kadar faziletleri ve kerametleri mahsus kılmıştır ki, sair ümmetlerden hiç birine onları vermemiştir. Bu ümmete mahsus olan fazilet ve şereflerin tafsilâtı nice kitaplar gerektirir ki, bir miktarı söz ve yazı sayfalarına sığdırılabilsin. “İşte bu, Allah’ın lûtfudur ki, onu dilediğine verir. Allah, çok bütük lütuf sahibidir.” (Hadîd sûresi: 57/21) |