Geri

   

 

 

İleri

 

11. Teşehhüdden Sonra Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'e Salât Getirmek

Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'e son teşehhüdden sonra "SALÂT" getirmek (ona rahmet Duâsında bulunmak), Şâfi’î mezhebinde vâcibdir; eğer bu teşehhüdde okunmazsa, namaz sahîh olmaz. Fakat sahîh ve meşhur mezhebe göre, Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'in âl-i (ailesi) üzerine Salât getirmek vâcib değildir; müstehabdir. Bazı imâmlarımız da demişlerdir ki, bu da vâcibdir.

En faziletli "Salât” duâsı şöyle demektir:

 

 

 

(Allah'ım! Ümmî olan kulun ve Peygamberin, Resûlün Muhammed'e rahmet et. Hazreti İbrahim'e ve ftl'ine rahmet ettiğin gibi, Muhammed'in de âl'ine, zevcelerine ve zürriyyetine rahmet et. Ümmî Peygamberin Muhammed'e, Muhammedin âl'ine, zevcelerine, zürriyyetine, bütün alemlerde İbrahim'e ve İbrahim'in âline bereket verdiğin gibi bereket ver. Muhakkak ki Sen, hamd edilmeye lâyıksın, şeref ve kerem sahibisin.)"

Bu şekildeki "Salât", Buhârî ve Müslim'in Sahîh'lerinde, Kâ'b b. Ücre'den, Ücre de Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem'den rivâyet etmek suretiyle bize intikal etmiştir; ancak bu rivâyetin bir kısmı, sahîh olarak Kâ'b hazretlerinden başkasından değişik lâfızlarla rivâyet edilmiştir. Buna dair geniş bilgi, "Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'e "Salât" getirmek bölümünde verilecektir; yüce Allah dilerse... En iyisini Allah bilir.

Getirilmesi vâcib olan salât:

 

Allahümme  salli ale'n-nebiyyi" sözüdür. İnsan dilerse:

"sallallâhu alâ Muhammedin" der. İsterse:

"sallallâhu alâ resûlihi" veya sallallâhu ale'n-nebiyyi der.

 Bizde şu görüşler vardır:

 

 

 

Birincisi,

Allahümme salli alâ Muhammedin" sözünden başkası caiz olmaz.

İkincisi,

"Ve sallallâhu alâ ahmede" söylemek caiz olur.

Üçüncüsü, "sallallâhu aleyh" de söylenebilir. En doğrusunu Allah bilir.

Birinci oturuşta (teşehhüdde), Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'e Salât getirmek ittifakla vâcib değildir, (Hanefî mezhebinde mekruhtur ve okunursa, kıyam tehir edildiğinden sehiv secdesi gerekir. Hanefî mezhebinde, bilindiği gibi teşehhüd lâfızları da başka rivâyete binaen değişiktir).

Şâfi’î mezhebinde, birinci oturuşta teşehhüdden sonra Peygambere Salât getirmek, müstehab olup olmayacağı üzerinde iki görüş vardır. Sahîh olan birinci görüşe göre, Peygambere Salât getirmek müstehab olur; fakat âl'ine müstehab olmaz. İkinci görüşe göre, Peygamberin âl'ine de Salât getirmek müstehab olur. Bize göre birinci teşehhüdde duâ okumak müstehab olmaz; mekruh olur, âlimlerimiz demiştir. Çünkü birinci oturuşta hafiflik esastır; ikinci oturuş böyle değildir, uzatılması gereklidir. En doğrusunu Allah bilir.

١١- باب الصلاة على النبيّ صلى اللّه عليه وسلم بعد التشهّد

اعلم أن الصلاة على النبيّ صلى اللّه عليه وسلم واجبة عند الشافعي رحمه اللّه بعد التشهّد الأخير، فلو تركها فيه لم تصحّ صلاته، ولا تجب الصلاة على آل النبيّ صلى اللّه عليه وسلم فيه على المذهب الصحيح المشهور، لكن تستحبُّ‏.‏ وقال بعض أصحابنا‏: تجب‏.‏ والأفضل أن يقول‏:

‏اللّهمَّ صَلِّ على مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَرَسُولِكَ النَّبِيّ الأُمِّي وَعَلى آلِ مُحَمَّدٍ وَأزْوَاجِهِ وَذُرِّيَّتِه، كما صَلَّيْتَ على إِبْرَاهِيمَ وَعلى آلِ إِبْرَاهِيمَ، وَبارِكْ على مُحَمَّدٍ النَّبِيّ الأُمِّيّ وَعَلى آلِ مُحَمَّدٍ وَأزْوَاجِهِ وَذُرّيَّتِهِ، كما بارَكْتَ على إِبْرَاهِيمَ وَعَلى آلِ إِبْرَاهِيمَ فِي العَالَمِينَ إِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ‏"‏‏.‏

وروينا هذه الكيفية في صحيح البخاري ومسلم (٢٨) ، عن كعب بن عُجْرَة عن رسول اللّه صلى اللّه عليه وسلم إلا بعضها، فهو صحيح من رواية غير كعب‏.‏ وسيأتي تفصيله في كتاب الصلاة على محمد صلَّى اللّه عليه وآله وسلم إن شاء اللّه تعالى واللّه أعلم‏.‏ والواجب منه‏:

اللّهمّ صلِّ على النبي، وإن شاء قال‏: صلى اللّه على محمد، وإن شاء قال‏: صلى اللّه على رسوله، أو صلى اللّه على النبي‏.‏ ولنا وجه أنه لا يجوز إلا قوله‏: اللّهم صلِّ على محمد‏.‏ ولنا وجه أنه يجوز أن يقول‏: وصلى اللّه على أحمد‏.‏ ووجه أنه يقول‏: صلَّى اللّه عليه، واللّه أعلم‏.‏

وأما التشهدُ الأول فلا تجب فيه الصلاة على النبي صلى اللّه عليه وسلم بلا خلاف، وهل تستحبّ‏؟‏ فيه قولان‏: أصحُّهما تستحبُّ، ولا تستحبُّ الصلاة على الآل على الصحيح،

وقيل تستحبُّ، ولا يُستحبّ الدعاء في التشهّد الأول عندنا، بل قال أصحابنا يُكره لأنه مبني على التخفيف، بخلاف التشهد الأخير، واللّه أعلم