Geri

   

 

 

İleri

 

11 HASTA NAMAZI

1 Hasta Nasıl Namaz Kılar?

Eğer şiddetli bir elem (ve ızdırap) yüzünden hastanın ayakta namaz kılması büsbütün imkansızlaşır veya zorlaşır ise, yahut da bu yüzden hastalığının artmasından veya (iyileşmesinin) yavaşlamasından korkutursa, (hasta), dilediği gibi oturur ki, en doğrusu da budur ve namazını oturduğu yerde rükû ve secdeyle kılar. Eğer böyle bir durum mevcut) değilse durabildiği ölçüde ayakta durur (ve namazını öyle kılar.)

Rükû ve secde etmek de mümkün değilse oturduğu yerde îmâ ile kılar. Îmâ ederken rükû için eğildiğinden daha fazla eğilir, aksi halde caiz olmaz. Üzerine secde etmek için yüzüne doğru herhangi bir şey yükseltmez. Ancak, yükseltmekle beraber başını da aşağı eğse caiz olur, aksi halde caiz olmaz

Oturmak da imkânsızlaşırsa, sırtüstü yahut yarı tarafına bakarak îmâ eder, (ancak) birinci (şekilde îmâ etmek) daha iyidir! Sırt üstü yatanlar) yüzlerinin gökyüzüne doğru değil de kıbleye yönelmesini temin için başlarının altına yastık koyarlar. Bir de ayaklarını) kıbleye doğru uzatmamak için dizlerini mümkünse yukarı) kaldırmaları uygun olur.

Eğer (hastanın) îmâ ile de kılması mümkün olmazsa, (kendiine) söylenilenleri anladığı sürece namazı tehir eder. el-Hidâye'de doğru olanın bu olduğu söylenilmiştir. el-Hidâye sahibi, "et-Tecnîs ve'l-Mezîd'de, beş vakit namazdan daha fazla (bir müddetle) îmâ edemeyecek bir halde kalırsa, (kendisine) söylenilenleri anlasa bile hastanın, (kılamadığı) namazlarını kaza itmeyeceği kesin (bir dille) ifâde edilmiştir. Bunu Kâdîhan doğruladığı gibi aynı husus el-Muhît'te de doğrulanmış olup şeyhu'l-İslâm (Hâherzâde) ile Fahru'l-İslâm (es-Serahsî) dahi bu görüşü tercih etmişlerdir.

ez-Zahiriyye'de bunun (diğer görüşler çerisinde en sağlamı ve) en açığı olduğu, fetvanın da bu yönde serildiği söylenilmektedir. Öte yandan bu görüşün tercihe şayan olduğunu söyleyen el-Hulâsa'yı el-Yenâbî' doğrulamış ve Ve'l-Vâlicî de teyit etmiştir, Allahü teâlâ hepsini rahmetiyle kucaklasın.

2 Diğer Bazı Hususlar

Ayakta (kılmaya) muktedir olanlar, namazlarını gözüyle, kalbiyle ve kaşıyla îmâ ederek kılamazlar. Rükû ve secde edemeyenler (ise namazlarını) oturarak ve îmâ ile kılarlar. (Namaza sağlıklı başlamışken, namaz içinde herhangi) bir hastalığa yakalananlar îmâ ile dahi olsa güçleri yettiği nispette (namazı) tamamlarlar ki, (ulemâ arasında yaygın ve) meşhur olan (görüş) budur. Oturduğu yerde rükû ve secdeyle namaz kılan (hasta)lar, iyileştikleri takdirde (namazlarına ayakta) devam ederler. Ama îmâ ile (kılanlar iyileşince) devam edemezler. Beş vakit namaz boyunca delirmiş olarak veya baygın bir halde kalanlar namazlarım kaza ederler, daha fazla (bir müddetle bu halde) kalanlar kaza etmezler.