2. sayfa15. Merfû’ hadis, senedi muttasıl olursa ona Müsned denir ki meşhur olan da budur. Bazıları (Hatib-i Bağdâdî gibi) muttasıl hadisi, Mevkûf veya Maktû’ olsa bile, her hâlükârda müsned diye isimlendirirler. Bazıları da (İbn Abdi’l-Berr gibi) Merfû’ hadisi, Mürsel, Mu'dal, veya Munkatı' olsa bile herhalûkarda müsned diye isimlendirirler. Fakat muhakkikler arasında en çok bilinen birinci görüştür. 16. Sen bil ki; hadisi rivâyet eden râviden, başka yollarla gelen aynı hadise, isnâdında veya metninde, öne almak sonraya bırakmak, bir şey eklemek, bir şey eksiltmek veya bir râvinin yerine diğer bir râvi, bir metnin yerine diğer bir metin getirmek sebebiyle, muhalefet vaki olsa, bu hadis, Muzdarib diye isimlenir. 17. Râvi, doğru bir maksat ve maslahattan dolayı, hadis sözleri arasına kendi sözünü katsa, bu hadis, Müdrec diye isimlendirilir. 18. Şâz, Münker ve Muallel, hadis kısımlarındandır. Şâz, lûgatta 'cemaatten ayrılan fert' demektir. Hadis ıstılahında ise, sika/güvenilir râvilerin rivâyet ettiği hadisin (metnine veya senedine) muhalif olarak rivâyet edilen hadîs-i şerîflerdir. Eğer (muhalif hadisi rivâyet eden) râvi, sika değilse, bu hadis, Şâzz-ı Merdûddur. Eğer râvi sika ise, bunun çözümü, iki hadisin râvilerinden birinin diğerine hıfz, zabt veya râvi fazlalığı ve diğer tercih sebepleri yoluyla, tercih edilmesine bağlıdır. Tercih edilen hadis, Mahfûz, tercih edilmeyen diğer hadis de Şâzz-ı Makbûl diye isimlenir. 19. Münker, zayıf râvinin diğer bir zayıf râviye muhalif olarak rivâyet ettiği hadistir. Fakat ikinci râvinin za'fı birincisinden azdır. Münkerin karşıtı Ma’rûftur. Münker ile Ma’rûfun her ikisi de zayıftır. Ama Münkerdeki za'f, Marûftaki za'ftan daha fazladır. Şâz ile Münker mercûhtur. Mahfûz ile Ma’rûf râcihtirler. Fakat Mahfûzda za'f yok iken, Ma’rûf, Münkere nisbetle râcih olup zayıftır. 20. Bazı Muhaddisler Şâz ve Münkerde muhalefet kaydını itibara almamışlar ve Şâz; sika bir râvinin, tek başına rivâyet ettiği hadistir demişlerdir. Bazı muhaddisler de Şâz hadiste muhalif râvinin sika olmasını itibara almamışlardır. Yine bu gruba göre Münker hadis, kitapta anlatılan tarifle sınırlı olmayıp, fısk, gaflet ve aşırı yanılgı ile tenkit edilen râvilerin rivâyet ettiği hadisler de Münkerdir. Netice de bütün görüşler, birer ıstılahtır ki ıstılahlarda tartışma olmaz. 21. Bu bahis -ismi meful kalıbında olan- Muallel bahsidir. Muhaddisler nezdinde ta'lîl; içerisinde, sıhhatine zarar verecek sebep ve illet bulunan isnâddır ki, bu illet ve sebepleri hadis ilminde maharet sahipleri bilir. 22. Bundan sonra bil ki, hadisler üç kısımdır. Sahih, Hasen, Zayıf. Sahih; senedi sonuna kadar bitişik olarak, adâlet ve zabt sahibi râvilerin nakliyle sabit olan hadistir. Eğer bu vasıflar kemal derecesinde olursa, buna Sahîh li-zâtihi denir. Eğer bu vasıflarda (zabt vasfında) bir nevi kusur bulunursa bakılır, şayet bu kusur, hadisin başka tariklerle (senedler) rivâyet edilmesi sayesinde telâfi edilmişse, bu hadis, Sahîh li-gayrihidir. 23. Söz konusu eksiklik, sened çokluğuyla denklenmezse, bu hadis Hasen li-zâtihidir. Eğer zayıf hadis, zayıflığı senedlerinin çokluğuyla denklenirse, bu hadis, Hasen li-gayrihidir. Muhaddislerin sözlerinden açığa çıkan şudur ki: Hasen hadis, kendisindeki noksanlık, sahihteki vasıfların tümünde bulunandır. Fakat araştırma gösterdi ki; Hasen li-zâtihideki noksanlık, sadece zabt vasfında olup, diğer vasıflar sahih hadisteki hâli üzeredir. Zayıf ve Hasen li-gayrihi hadislerdeki noksanlık ise, sahih hadisteki tüm sıfatlardadır. 24. Bundan sonra Adâlet ve Zabt mefhumlarını incelememiz gerekir. Taki bahsedilen hadis kısımlarının mahiyeti anlaşılabilsin. Adâlet; sahibini takva ve kişiliğe sarılmaya sevkeden bir meziyettir. Muhaddisler nezdinde takvadan maksat |