51. UĞURSUZLUĞA İNANMA YASAĞI
1675. Enes
radıyallahu anh'den rivayet
edildiğine göre Resûlüllah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle
buyurdu:
"Hastalığın
kendiliğinden bulaşması yoktur. Uğursuzluk da yoktur. Ben hayra
yormayı yeğlerim." Sahâbîler:
- Hayra yorma (tefe'ül)
nedir? dediler.
- "Güzel,
olumlu sözdür" buyurdu.
Buhârî, Tıb 19, 43-45;
Müslim, Selâm 102, 107, 110,
114, 116. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd,
Tıb 24; İbn Mâce, Mukaddime 10,
Tıb 43 |
٥١- باب النهي عن التَّطَيُّرِ فِيهِ الأحاديث السابقة في الباب قبله
.
١٦٧٥-
وعن أنس رَضِيَ اللّه عَنْهُ
قَالَ :
قَالَ رسولُ اللّه صَلّى اللّه عَلَيْهِ
وسَلَّم : ( لاَ عَدْوَى وَلاَ
طِيَرَةَ ، وَيُعْجِبُني الفَألُ )
قالُوا :
وَمَا الفَألُ ؟
قَالَ :
( كَلِمَةٌ طَيِّبَةٌ ) .
متفق عَلَيْهِ . |
1676. İbn Ömer
radıyallahu anhümâ'dan rivayet
edildiğine göre Resûlüllah
sallallahu aleyhi ve sellem şöyle
buyurdu:
"Hastalığın kendiliğinden bulaşması
yoktur. Uğursuzluk da yoktur. Eğer bir şeyde uğursuzluk olacak
olsaydı evde, kadında ve atta olurdu."
Buhârî, Cihâd 47, Nikâh 17,
Tıb 43. 54; Müslim, Selâm
115-120. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd,
Tıb 24; Tirmizî, Edeb 58;
Nesâî, Hayl 2;
İbn Mâce, Nikâh 55 |
١٦٧٦-
وعن ابن عمر رضي اللّه عنهما ،
قَالَ :
قَالَ رسول اللّه صَلّى اللّه عَلَيْهِ
وسَلَّم : ( لا عَدْوَى وَلاَ
طِيَرَةَ . وإنْ كَانَ الشُّؤمُ في شَيْءٍ فَفِي الدَّارِ ،
وَالمَرْأَةِ ، والفَرَسِ ) .
متفق عَلَيْهِ . |
1677. Büreyde
radıyallahu anh'den rivayet
edildiğine göre Nebî
sallallahu aleyhi ve sellem
uğursuzluğu kabul etmezdi.
Ebû Dâvûd, Tıb 24. Ayrıca bk.
Ahmed İbn Hanbel,
Müsned, I, 257, 304, 319, V, 347 |
١٦٧٧-
وعن بُريْدَةَ رَضِيَ اللّه عَنْهُ
: أنَّ النبيَّ صَلّى اللّه عَلَيْهِ
وسَلَّم كَانَ لا يَتَطَيَّرُ . رواه
أَبُو داود بإسناد صحيح . |
1678. Urve İbn Âmir
radıyallahu anh şöyle dedi:
Resûlüllah
sallallahu aleyhi ve sellem'in
huzurunda uğursuzluktan söz edildi. Bunun üzerine:
"En
güzeli hayra yormadır. Uğursuzluk, hiçbir müslümanı teşebbüsünden
vazgeçirmesin. Herhangi biriniz hoşlanmadığı bir şey gördüğü
zaman; "Allahım! İyilikleri sadece sen verirsin; kötülükleri
yalnız sen giderirsin. Günahtan kaçacak güç, ibâdet edecek kuvvet
ancak senin yardımınla kazanılabilir" diye dua etsin,
buyurdu.
Ebû Dâvûd, Tıb 24. Ayrıca bk.
Ahmed İbn Hanbel,
Müsned, II. 387, III, 349 |
١٦٧٨-
وعن عُروة بن عامر رَضِيَ اللّه عَنْهُ
قال : ذُكِرَتِ الطِّيَرَةُ عِنْدَ رَسولِ اللّه
صَلّى اللّه عَلَيْهِ وسَلَّم ،
فقالَ :
( أحْسَنُهَا الفَألُ . وَلاَ تَرُدُّ
مُسْلِماً فإذا رَأى أحَدُكُمْ ما يَكْرَهُ ، فَليْقلْ : اللّهمَّ
لاَ يَأتِي بِالحَسَناتِ إلاَّ أنْتَ ، وَلاَ يَدْفَعُ السَّيِّئَاتِ
إلاَّ أنْتَ ، وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إلاَّ بِكَ ) حديث
صحيح رواه أبو داود بإسناد صحيح
. |
|