Geri

   

 

 

 

İleri

 

3- Dul Kadına Yoksul ve Yetime İyilik Bâbı

7659- Bize Abdullah b. Mesleme b. Ka'neb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Mâlik, Sevr b. Zeyd'den, o da Ebû'l-Gays'dan, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti. (Şöyle buyurmuşlar):

«Dul ve yoksul için çalışan kimse, Allah yolunda cihad eden gibidir. — Zannederim şöyle de buyurdu— Ve fütur getirmeden nemez kılan, bırakmadan oruç tutan gibidir.»

7660- Bana Züheyr b. Harb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize İshak b. İsa rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Mâlik, Sevr b. Zeyd Ed-Dîlî'den rivâyet etti,

(Dedi ki): Ben Ebû'l-Gays'i, Ebû Hureyre'den naklen rivâyet ederken dinledim.

(Dedi ki): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem).

«Kendinin veya başkasının olsun yetime bakan kimse ile ben, cennette şunlar gibiyiz.» buyurdular. Ve Mâlik şehâdet parmağı ile orta parmağa işaret etmiştir.

Bu hadîsi Buhârî «Kitâbu’l-Edeb» ve «Kitâ"bu'n-Nafakâi»'da; Tirmizî «Kitâbu'l-Bir»'de; Nesâî «Kitâbu'z-Zekât»'da; İbn Mâce «Kitâbu't-Ticârat»'da muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir.

Ermele, kocasız kadın demektir. Evvelce evlenmiş veya evlenmemiş olması müsavidir. Bazıları kocasından ayrılan dul kadın mânâsına geldiğini söylemişlerdir. İbnû Kuteybe bu kelimenin İrmalden alındığmı söyler. İrmal, kocası olmadığı için fakir düşmek, yiyeceği bitmek mânâsına gelir.

Kâfıl: Tekeffül eden, yiyecek giyecek ve terbiyesine bakan dernektir. Yetime bakan kimse ister kendi malından, ister şer'î bir vilâyet dolayı-siyl yetimin malından harcasın hadîs-i şerifte va'dedilen fazilete nail olacaktır.

Kendi yetiminden murad; yetimin dedesi, annesi, ninesi, kardeşi, kız kardeşi, halası, teyzesi, amcası ve dayısı gibi yakınlarıdır. Başkasının yetimi ile akraba olmayanlar kastedilmiştir.