Geri

   

 

 

 

İleri

 

3- Allahü teâlâ'nın Kalbleri Nasıl Dilerse O Şekle Çevireceği Bâbı

6921- Bana Züheyr b. Harb ile İbn Nümeyr ikisi birden El-Mukrî'den rivâyet ettiler. Züheyr dedi ki: Bize Abdullah b. Yezîd El-Mukrî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hayve rivâyet etti.

(Dedi ki): Bana Ebû Hâni' haber verdi. Kendisi Ebû Abdirrahman El-Hubulî'den, o da Abdullah b. Aitit b. Âs'dan dinlemiş. O da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den şöyle buyururken dinlediğini söylemiş:

«Şüphesiz ki, bütün Âdemoğullarının kalpleri bir kalp gibi Rahmanın parmaklarından iki parmak arasındadır. Onu dilediği yere çevirir.»

Bundan sonra Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

«Allahım! Ey kalbleri çeviren! Bizim kalblerimizi taâtına çevir!» diye dua etmiş.

Bu rivâyet dahi sıfat hadîslerindendir. Az yukarıda beyân ettiğimiz iki tevcih, bunda da carîdir. Yani parmak el ayak gibi şeyler mahlûkatın şânındandır. Binâenaleyh Allahü teâlâ hakkında zahiren bu gibi mânâları ifade eden kelimeler ya hiç te'vil olunmazlar, zahirinin murad edilmediği bilinerek bunların hak olduğuna itikad edilir. Yahut makama münasib şekilde tevil olunurlar. Bu takdirde parmak kelimesi mecazdır.» «Filân avucumun içindedir» tâbirinden filân benim kudretim dahilindedir; ve keza: «Filân benim parmağımın ucundadır, onu istediğim gibi çeviririm.» cümlesinden nasıl filâna gücüm yeter mânâları kastediliyorsa, buradaki parmak da kudret mânâsına te'vil edilir. Şu halde hadîsin mânâsı: Allahü teâlâ kullarının kalblerinde mutasarrıfdır. Onları dilediği gibi idare eder. Ona hiç bir şey mâni olamaz» demek olur.

Arabların mânâsını anlamadıkları şeyleri iyice anlatmak için hissî şeylerle temsil etmeleri âdetleridir. Burada şöyle bir sual hatıra gelebilir: Allah'ın kudreti birdir. Hadisde ise iki parmak zikredilmiştir.

Bu suâlin cevabı yukarda işaret ettiğimiz gibi, sözün mecaz olmasıdır. Bu sözden iki veya üç gibi sayılar kastedilmemiş; Arabların âdeti ve-cihle temsil yapılmıştır.