27- Ledüdle Tedavinin Keraheti Bâbı 5891- Bana Muhammed b. Hatim rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yahya b. Saîd, Süfyân'dan rivâyet etti. (Dedi ki): Bana Mûsa b. Ebî Âişe, Ubeydullah b. Abdillah'dan, o da Âişe'den naklen rivâyet etti. Şöyle dedi: Hastalığında Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in ağzına ilâç akıttık da: «Bana ilâç akıtmayın» diye işaret etti. Biz: — Hastanın ilâçtan hoşlanmaması, dedik. Ayıldığı vakit: «Sizden ağzına ilâç akıtılmayan tek bir kimse kalmasın! Yalnız Abbâs müstesna! Çünkü o sizi görmedi.» buyurdular. Bu hadîsi Buhârî «Kitâbü'l-Meğâzi»ıde tahrîc etmiştir. Ledûd: Hastanın ağzının bir tarafından akıtılan yahut parmakla sürülüp oğuşturulan ilâçtır. Buna ledîd dahi denilir. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bundan hoşlanmayarak yapmamalarını işaret etmişse de yanındakiler hasta İlâçtan hoşlanmaz, onun için almak istemiyor zannıyle ilâcı akıtmışlardır. Kâdî Iyâz'ın beyânına göre bu hadîsteki «Kerâhîyyetü» kelimesi merfu ve mansub şekillerde rivâyet olunmuştur. Mer-fu okunduğuna göre cümle mübtedâ ile haberden müteşekkildir. Ve: «Bu, hastanın hoşlânmamasıdır.» manasınadır. Mensub okunduğuna göre kelime mef ulun leh'dîr. Yani hasta hoşlanmadığı için istemiyor, demektir. Buhârî'nin rivâyetinden sarahaten anlaşılıyor ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) istemediği halde ağzına ilâç akıttıkları için yanındakilere gücenmiş ve: «Bu evde Abbâs'dan başka ağzına ilâç akıtılmadık kalmayacak! Hem de benim gözümün Önünde!» buyurarak emrine itaat etmedikleri için oradakileri cezalandırmıştır. İlâcı içirenlerle birlikte içirmeyenlere de aynı cezânm verilmesi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in hoşlanmadığını gördükleri halde ilâç vermekten men etmedikleri içindir. Nevevî diyor ki: Bu hadîs mânâ anlatan bir işaretin bu gibi meselelerde sarih ibare gibi olduğuna delildir. Hadîs-i şerif mütecavizin kendi fiili cinsinden bir fiille cezalandırılacağına da delildir. |