Geri

   

 

 

 

İleri

 

29- Hayvanı Yüzüne Vurarak Düğmenin ve Yüzüne Damga Vurmanın Yasak Edilmesi Bâbı

5672- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Alî b. Müshir, İbn Cüreyc'den, o da Ebû'z-Zübeyr'den, o da Câbir’den naklen rivâyet etti. Câbir (Şöyle dedi):

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yüze vurmaktan ve yüze nişan vurmaktan nehiy buyurdu.

5673- Bana Harun b. Abdillah da rivâyet etîi.

(Dedi ki): Bize Haccâc b. Muhammed rivâyet etti. H.

Bize Abd b. Humeyd dahi rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Muhammed b. Bekr haber verdi. Her iki râvi İbnİ Cüreyc'den rivâyet etmişlerdir. İbn Cüreyc Şöyle dedi: Bana Ebû'z-Zübeyr haber verdi ki, kendisi Câbir b. Abdillah'ı yukarki hadîste olduğu gibi, «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) nehiy buyurdu» derken işitmiş.

5674- Bana Seleme b. Şebîb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hasen b. A'yen rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ma'kıl, Ebû'z-Zübeyr'den, o da Câbir'den naklen rivâyet etti ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in yanından yüzüne damga vurulmuş bir merkeb geçmiş de:

«Buna damga vurana Allah lanet eylesin.» buyurmuşlar.

5675- Bize Ahmed b. îsa rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize İbn Vehb haber verdi.

(Dedi ki): Bana Amr b. Haris, Yezîd b. Ebi HaMb naklen haber verdi. Ona da Ümmü Seleme'nin azatlısı Ebû Abdillah Nâim rivâyet etmiş ki, kendisi İbn Abbâs'i şöyle derken işitmiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yüzüne damga vurulmuş bir merkeb gördü de bunu reddetti:

«Vallahi ben buna ancak yüzünün dibinden bir yere damga vururdum.» dedi. Ve emir vererek kendi bir merkebinin sağrıları dağlandı. İşte sağrıları ilk dağlayan odur.

Vesim: Dağlanarak yapılan nişan ve damgadır. Bazıları bu kelimeyi «veşim» şeklinde rivâyet etmişlerdir. Bunların ikisi de aynı mânâya gelirse de bazı ulemâ aralarında fark görmüş: «Vesim, yüze vurulan damgadır. Veşim, vücudun her tarafına vurulandır.» demişlerdir.

«Vallahi ben buna ancak yüzünün dibinden bir yere damga vururdum.» cümlesi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’in sözü imiş gibi anlaşılıyorsa da, Kâdî Iyâz bunun Hazret-i Abbâs'a ait olduğunu söylüyor. Nevevî buradaki hadîsten bu söz İbn Abbâs'a ait olduğu anlaşılıyor diyorsa da dikkat edilince Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'inmiş gibi anlaşıldığında şüphe yoktur. Kâdî Iyâz hadîsin Sünen-i Ebû Dâvud'daki rivâyetine istinaden kailin Hazret-i Abbâs olduğunu iddia etmiştir. «Buhârî»'nin tarihinde rivâyet ettiği hadîste Abbâs olduğu tasrih edilmiştir. Şu halde vak'a biri Abbâs'a, diğeri oğlu Abdullah'a ait olmak üzere ayrı ayrı iki kaziyyedir.

İnsan ve hayvanı döğerken yüzüne vurmak memnu'dur. İnsan hakkında nehiy daha da şiddetlidir. Çünkü yüz insanın bütün güzelliklerinin toplandığı yerdir. Vurulduğu zaman orada eseri kalır. Bâzı his organlarını haleldar etmesi bile mümkündür. Yüze damga vurmak insanın kıymet ve kerametinden dolayı haram kılınmıştır. Buna lüzum ve ihtiyaçta yoktur. Binâenaleyh boş yere bir insanı ta'zib etmek caiz değildir. Bu hususta ulemâ müttefiktirler. Hayvan yüzüne kızgın demirle damga vurmayı bazı ulemâ mekruh görmüş hattâ haram olduğuna işaret edenler bulunmuştur. Çünkü Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bu işi yapana lanet etmiştir. Hayvanın yüzünden başka yerlerine damga vurmak caizdir.