Geri

   

 

 

 

İleri

 

10- Süt İçmenin Cevazı Bâbı

5356- Bize Ubeydullah b. Muâz El-Anberî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize babam rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be, Ebû İshâk'dan, o da Berâ'dan naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi ki): Ebû Bekri Siddik şunu söyledi. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ile birlikte Mekke'den Medine'ye müteveccihen çıktığımız vakit bir çobanın yanına uğradık. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) susamıştı. Ben kendisine biraz süt sağarak getirdim. Onu içti, ben de razı oldum.

5357- Bize Muhammed b. Müsennâ ile İbn-i Beşşâr rivâyet ettiler. Lâfız İbn-i Müsennâ'nındır. (Dediler ki): Bize Muhammed b. Cafer rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be rivâyet etti.

(Dedi ki): Ebû İshâk El-Hemdâni'yi şöyle derken işittim. Berâ'ı dinledim. Şunları söylüyordu. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Mekke'den Medine'ye yöneldiği ve kendisini Suraka b. Mâlik b. Cu'ş'un takib ettiği vakit Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ona beddua etti. Bu sebeple atının ayakları yere battı. Bunun üzerine Sürâka:

— Allah'a benim için dua et! Sana zarar vermiyeceğim, dedi. O da Allah'a dua etti. Derken Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) susadi. Ve bir koyun çobanının yanına uğradılar.

Ebû Bekr Sıddîk diyor ki: Ben bir tas alarak ona Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) için biraz süt sağdım da kendisine getirdim. O içti, ten de rahat oldum.

5358- Bize Muhammed b. Abbâd ile Züheyr b. Harb rivâyet ettiler. Lâfız İbn Abtâd'ındır. (Dediler ki): Bize Ebû Saffan rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Yûnus, Zührî'den naklen haber verdi.

(Dedi ki): İbn-i Müseyyeb şuna söyledi. Ebû Hüreyre

(Dedi ki): İsrâ' gecesi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’e ilyada şarabla sütten iki kadeh getirildi. O bunlara bakarak sütü aldı. Bunun üzerine Cibrîl (aleyhisselâm) kendisine şunu söyledi. Seni fıtrata hidayet buyuran Allah'a hamd olsun. Şarabı almış olsaydın ümmetin sapardı.

5359- Bana Seleme b. Şebib de rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hasen b. A'yen rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ma'kıl, Zührî'den, o da Saîd b. Müseyyeb'den naklen rivâyet etti ki, Ebû Hüreyre'yi şöyle derken işitmiş. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e... getirildi.

Râvi yukarki hadîsin mislini rivâyet etmiş. Yalnız İlya'y anmamıştır.

Bu hadîsin Ebû Bekr rivâyetini Buhârî «Menâkib-i Ensâr» ve «Lukata» bahislerinde Ebû Hüreyre rivâyetini «Kitâ-bu't-Tefsir»le «Kitâbu'l-Eşribe»'de; aynı rivâyeti Nesâî «Kitâbu'l-Eşribe»'de tahrîc etmişlerdir. İlya'dan murad: Kudüs'teki Beyt-i Makdis'tir. Fıtrattan murad ise: İslâmiyettir.

Hazret-i Ebû Bekr'in: «Onu içti, ben de razı oldum...» sözünden maksadı: İhtiyacına kadar içtiğini gördüm; benim de gönlüm rahat oldu, demektir.

Hadîsin muhtelif rivâyetlerinden anlaşıldığına göre: Ebû Bekr'in sağdığı koyunlar Medîneli bir çobana ait olup, sahipleri yanlarında yokmuş.

Buradaki Medine sözünden Mekke şehri kastedilmiştir. Bir rivâyette koyunların Kureyş'den bir adama ait oldukları bildirilmiştir. Burada şöyle bir sual hatıra gelebilir: Acaba Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sahibinden izin alınmadan sağılan sütü nasıl içmiştir? Bu suale dört vecihle cevap verilmiştir. Şöyle ki:

1- Koyun sahibi kendisine izin ve emniyet verilmeyen (pasaportsuz) bir gayri müslimdir. Şu halde onun malı izinsiz alınabilir.

2- İhtimal o adamı Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) tanıdığı için yanına uğramış, sütünü içmeyi kerih görmemiştir.

3- Caiz ki, o zamanın örf ve âdetine göre izinsiz bir bardak süt içmeye herkes için müsaade edilir; bu hususta çobanlara talimat verilirmiş.

4- Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimiz muztar kalmıştı. Zaruretler ise memnu' olan şeyle mubah kılar.

Hadîsin buradaki rivâyetleri muhtasardır. Îmam-ı Müslim kitabın başında onun tamamım rivâyet etmiştir. Orada da görmüştük ki, Allahü teâla Peygamber-i Zişân'ma sütü tercih etmesini ilham buyurmuş. Bununla ümmetine taltif ve tevfikde bulunmayı dilemiştir. Cebrail (aleyhisselâm)'ın:

«Seni fıtrata hidâyet buyuran Allah'a hamd olsurj.» sözü hakkında muhtelif kaviller vardır. Onların muhtar olanına göre Cebrail (aleyhisselâm)'a netice bildirilmiş; sütü içerse iyi olacak, şarabı tercih ederse ümmeti sapacak denilmiştir. Hadîsin geniş izahı «İsrâ'» bahsinde geçmişti.

Hadîs-i şerîf Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in açık bir muci-zesidir. İnsanın yeni yeni nimetlere nail oldukça Allah'a hamd etmesinin müstehab oluşu bu hadîsle sabittir.