Geri

   

 

 

 

İleri

 

20- Kadının Kocasının Döşeğine Girmekten İmtinaının Haram Kılınması Bâbı

3611- Bize Muhammed b. El-Müsennâ ile İbn Beşşâr rivâyet ettiler. Lâfız İbn Müsenna'nındır. (Dediler ki): Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be rivâyet etti.

(Dedi ki): Katade'yi, Zurâratü'bnû Evfâ'dan, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'den naklen rivâyet ederken dinledim. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Efendimiz:

«Kadın, kocasının döşeğini terle ederek sabahlarsa, ona melekler sabaha kadar lanet ederler.» buyurmuşlar.

3612- Bu hadîsi bana Yahya b. Habîb dahi rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hâlid yani İbni Haris rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be bu isnadla rivâyette bulundu. O: «Yatağına dönünceye kadar» cümlesini de söyledi.

3613- Bize İbn Ebî Ömer de rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Mervân, Yezid'den yani İbn Keysan'dan, o da Ebû Hâzım'dan, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyette bulundu. Ebû Hüreyre şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

«Nefsim yedi kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki, eğer bir adam karısını yatağına davet eder de kadın razı olmazsa, kocası ondan razı oluncaya kadar Yüce Allah ona gazâb eder.» buyurdular.

3614- Bize Ebû Bekr b. Ebi Şeybe ile Ebû Küreyb rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Ebû Muâviye rivâyet etti. H.

Bana Ebû Saîd-i Eşecc dahi rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Vekî' rivâyet eyledi. H,

Bana Zübeyr b. Harb da rivâyet etti. Lâfız onundur.

(Dedi ki): Bize Cerîr rivâyet etti. Bu râvilerin hepsi A'meş'den, o da Ebû Hâzim'den, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyette bulunmuşlardır. Ebû Hüreyre şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

«Bir adam karısını döşeğine davet eder de döşeğe gelmez; bu sebeble ona dargın olarak yatarsa, sabahlayıncaya kadar melekler o kadına lanet ederler.»

Bu hadîsi Buhârî «ikâh» bahsinde tahric etmiştir.

Yatağa çağırmaktan murad cimâ'dır. Hadîsin zahirine bakılırsa sabahlayıncaya kadar kaydından bunun geceye mahsus olduğu zannedilirse de maksad gece veya gündüz her ne zaman cima'a davet ederse demektir. Nitekim rivâyetlerin birinde «sabahlayıncaya kadar» ibaresinin yerine «dönünceye kadar» denilmiş, diğerinde de «kocası razı oluncaya kadar» buyrulmuştur.

Müslim sarihlerinden Übbî'nin beyânına göre bu hadîsin bir rivâyetinde geçen «Semâ» lâfzından murâd yükseklik ve celâldir. Zira Allahü teâlâ hazretlerini zaman ve mekân ihata edemez. Bazıları burada «semadaki» tâbirinden Allah ile melekler kasdedilmiştir.

Bu babda İbn Huzeyme ile İbn Hibbân, Hazret-i Câbir'den şu hadîsi tahric etmişlerdir: «Üç kişi vardır ki, bunların ne namazları kabul olunur, ne de bir hayırları semaya çıkar. Bunlar evine dönmedikçe kaçak köle, ayılmadığı müddetçe sarhoş ve kocası razı olmadıkça kocası kendisine dargın olan kadındır.»

Burada kocasının dâvetine icabet ve ona itaat etmeyen kadına hangi meleklerin lanet edecekleri suâli hâtıra gelebilir. Bunların ya Hafaza melekleri yâhud başkaları olmaları ihtimal dahilindedir. Çünkü Allahü teâlâ hazretleri pek çok melek nevileri yaratmıştır. Bunlardan bazıları yağmurlara, rüzgârlara, bulutlara; diğerleri kabirde suâle, bir takımları zikir meclislerini teftişe; bir kısmı da muhtelif işlere vekâlet ederler.

Meleklerin laneti kadının Özürsüz cima'dan imtina' edemiyeceğine delildir. Bu babda kadının hayızlı olması bile şer'an Özür değildir. Çünkü kocası cima'dan başka bir suretle ondan istifade edebilir. Hadîsten murâd: Lanetin sabaha kadar devam etmesi, fecrin doğmasiyle yahud kadının yaptığına pişman olarak kocasının yatağına dönmesiyle zeval bulmasıdır.