15- İhramlının Hastalık Gibi Bir Özürden Dolayı İhramdan Çıkmayı Şart Koşmasının Cevazı Bâbı 2960- Bize Ebû Küreyb Muhammed b. Alâ' El-Hemdânî rivâyet etti. (Dedi ta): Bize Ebû Üsâme, Hişamdan, o da babasından, o da Âişe (radıyallahü anha)'dan naklen rivâyet etti. Âişe şöyle dedi: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem), Zübeyr'in kızı Dubâa'nın yanına girerek ona: — «Hacca gitmek mi istedin?» diye sordu. Dubâa: — «Vallahi kendimi rahatsız buluyorum.» cevâbını verdi. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) , ona: — «Haccet ve şart koş! Yâ Rabbî! İhramdan çıkacağım yer, beni haccetmekten âciz kılacağın yer olsun, de!» buyurdular. Dubâa, Mikdât b. Esved'in zevcesiydi. 2961- Bize Abd b. Humeyd rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdürrazzâk haber verdi. (Dedi ki): Bize Ma'mer, Zühri'den, o da Urve'den, o da Âişe (radıyallahü anha)’dan naklen haber verdi. Âişe şöyle dedi: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem), Dubâa binti Zübeyir b. Abdilmuttalib'in yanına girdi. Dubâa: — «Yâ Resûlüllah! Ben haccetmek istiyorum, ama rahatsızım.» dedi. Peygamber — «Haccet de: İhramdan çıkacağım yer, beni âciz kılacağın mehâl olsun; diye şart koş!» buyurdular.. 2962- Bize yine Abd b. Humeyd rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdür-razzâk haber verdi. (Dedi ki): Bize Ma'mer, Hişâm b. Urve'den, o da babasından, o da Âişe (radıyallahü anha)'dan naklen bu hadîsin mislini haber verdi. 2963- Bize Muhammed b. Beşşâr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdülvahhâb b. Abdilmecîd ile Ebû Âsim ve Muhammed b. Bekr, İbn Cüreyc'den rivâyet ettiler. H. Bize İshâk b. İbrahim de rivâyet etti. Bu lafız onundur. (Dedi ki): Bize Muhammed b. Bekr haber verdi. (Dedi ki): Bize İbn Cüreyc haber verdi. (Dedi ki): Bana Ebu'z-Zübeyir haber verdi, O da Tâvûs ile İbn Abbâs'ın azatlısı İkrime'yi, İbn Abbâs'dan naklen rivâyet ederlerken dinlemiş. Şöyle ki: Dubâa binti Zübeyir b. Abdilmuttalib (radıyallahü anh) , Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’e gelerek: — Ben, ağır bir kadınım. Hacca da gitmek istiyorum, bana ne buyurursun? demiş. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem); — Hacca niyet eti Ve; Beni, nerede âciz bırakırsan ihramdan çıkış yerim orası olsun; diye şart koş) buyurmuşlardır. Râvi: «Müteakiben Dubâa hacca yetişti.» demiş. 2964- Bize Hârûn b. Abdillâh rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ebû Dâvûd-u Tayâlisî rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Habîb b. Yezîd, Anuta. Herim'den o da Saîd b. Cübeyr ile İkrime'den, onlar da İbn Abbâs (radıyallahü anhüma)'dan naklen rivâyet etti ki, Dubâa hacca gitmek istemiş de Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) şatt koşmasını emir buyurmuş. O da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in emrinden dolayı bunu yapmış. 2965- Bize İshâk b. İbrahim ile Ebû Eyyûb El-Gaylânî ve Ahmed b. Hırâş rivâyet ettiler. İshâk (Bize haber verdi.); ötekiler: (Bize rivâyet etti.) tâbirini kullandılar. (Dediler ki): Bize Ebû Âmir yani Abdülmelik b. Amr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Rabâh yani İbn Ebî Marûf, Atâ’ dan, o da İbn Abbâs (radıyallahü anhüma)'dan naklen rivâyet etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Dubâa (radıyallahü anha)'ya: — «Haccet de: İhramdan çıkacağım yer, beni âciz kılacağın mahal olsun diye şart koş.» buyurmuşlar. İshâk'ın rivâyetinde: «Dubâa'ya emir buyurdu.» ifâdesi vardır. Bu hadîsin Hazret-i Âişe rivâyetini Buhârî «Kitâbu'n-Nikâh» da tahrîc etmiştir. Hazret-i Dubâa, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in amcası kızıdır. Rahatsızlığı sebebiyle hacc fiillerini tamamlayamıyacağından korktuğu için hâlini Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'e arzetmiş, o da ibâdetten âciz kaldığı yerde ihramdan çıkmayı şart koşmasını tavsiye buyurmuştur. Ulama, böyle bir şartın caiz olup olmayacağında ihtilâf etmişlerdir. Ashâb-ı kirâm'dan Hazret-i Ömer, Osman, Alî, İbn Mes'üd, Ammâr ve İbn Abbâs (radıyallahü anhüm) hazerâtı ile Tabiîn'den Saîd b. El-Müseyyeb, Urve, Ata', Âlkame ve Şüreyh, şartı tecvîz etmişlerdir. İmâm Şafiî'nin meşhur kavli bu olduğu gibi İmâm Ahmed'le İshâk ve Ebû Sevr'in mezhepleri de budur. Ulemâdan bir takımları şartın bâtıl olduğunu söylemişlerdir. Mezkûr kavil Sahâbe-i Kiram'dan İbn Ömer ile Âişe (radıyallahü anha)'dan rivâyet olunmuştur. İbrahim Nehaî, Hakem, Tâvûs ve Saîd b. Cübeyr hazerâtının kavilleri bu olduğu gibi İmâm Mâlik, S'evri ve îma in A'zam’ın mezhebleri de budur. Onlara göre hacca niyet ederken şart koşmanın bir' faydası yoktur. Böyle bir kimse haccını tamamlayıncaya kadar ihramda kalır. İbn Ömer (radıyallahü anh) şartı inkâr eder: «Size Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in sünneti yetmiyor mu? O, hiç bir zaman şart koşmamıştır. Eğer biriniz bir manîden dolayı haccedemezse, beyt-i şerife giderek onu tevâf etsin ve Safa ile Merve arasında sa'y ederek traş olsun yahut saçını kısaltsın! Bu suretle gelecek sene haccedinceye kadar kendisine her şey helâl olur. Hedy kurbanı göndersin yahut onu bulamıyana oruç tutsun! dermiş. Bâbımız hadîsini İbn Abbâs (radıyallahü anh)'dan rivâyet eden Tâvûs ile Saîd b. Cübeyr dahi şartı kabul etmediler. Bütün bunlar şartı çürütmeye kâfî gelen sebeplerdir. |