Geri

   

 

 

 

İleri

 

13- Îhramlının Başı Île Bedenini Yıkamanının Cevazı Bâbı

2946- Bize Ebû Bekir b. Ebi Şeybe ile Amru'n-Nâkıd, Züheyr b. Harb ve Kuteybetü'bnü Saîd rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Süfyan b. Uyeyne, Zeyd b. Eslem'den rivâyet etti. H.

Bize Kuteybetü'bnü Saîd dahi rivâyet etti. Bu hadis onun, Mâlik b. Enes'den, ona da Zeyd b. Eşlem tarafından okunmak suretiyle İbrahim b. Abdillâh b. Humeyn'den, ona da babasından, ona da Abdullah b. Abbâs ile Misver b. Mahrame'den naklen rivâyet olunan hadîsidir.

Abdullah b. Abbâs ile Misver, Ebvâ denilen yerde ihtilâf etmişler. Abdullah b. Abbâs:

— «İhrâmlı bir kimse başını yıkayabilir.» demiş. Misver: — «İhrâmlı başını yıkayamaz.» mukaabelesinde bulunmuş.

 (Râvî Abdullah Dedi ki): «Bunun üzerine İbn Abbâs bu mes'eleyi sormak üzere beni Ebû Eyyûb El-Ensârî'ye gönderdi. Kendisini, kuyunun iki direği arasında yıkanırken buldum. Bir elbise ile örtünüyordu. Ona selâm verdim;

— «Sen kimsin?» dedi.

— Ben, Abdullah b. Huneyn'im! Beni, sana Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in ihram halindeyken başını nasıl yıkadığını sormak için Abdullah b. Abbâs gönderdi; dedim Ebû Eyyûb (radıyallahü anh) elini elbisenin üzerine koyarak onu biraz indirdi. Hattâ başı göründü. Sonra kendisine su döken kimseye:

— Dök! dedi; o da başına su döktü. Sonra başını elleriyle ovarak, ellerini öne ve arkaya götürdü ve :

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in işte böyle yaptığını gördüm, dedi.»

2947- Bize, bu hadîsi İshâk b. İbrahim ile Aliyyü'bnü Haşrem dahi rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Isa b. Yûnus haber verdi.

(Dedi ki): Bize İbn Cüreyc rivâyet etti.

(Dedi ki): Bana Zeyd b. Eşlem bu isnâdla haber verdi. Ve şunu söyledi:

«Ebû Eyyûb ellerini bütün başı üzerinden geçirdi, başının her tarafını kapladı. Onları ileri ye geri çekti. Bunun üzerine Misver, İbn Abbâs'a:

— Ben (bundan sonra) seninle ebediyen münâkaşa etmem! dedi.»

Bu hadîsi Buhârî, Ebû Dâvûd, Nesâî ve İbn Mâce «Hacc» bahsinde tahrîc etmişlerdir.

Ebvâ': Mekke'ye yakın bir yerdir.

Hadîsin bir rivâyetinde Abdullah b. Huneyn'in: «Ben, Abdullah b. Huneyn'inı. Beni Abdullah b. Abbâs gönderdi. Ve dedi ki: Ona kardeşin oğlu Abdullah b. Abbâs sana selâm ediyor! Ye şunu soruyor; diyeceksin emrini verdi.» şeklinde ifâdede bulunduğu kaydedilmiştir.