Geri

   

 

 

 

İleri

 

55- Müslümanların Başına Bir Musibet Geldiği Zaman Bütün Namazlarda Kunut Yapmanın Müstehab Oluşu Bâbı

1572- Bana Ebû't - Tâhir ile Harmeletü'bnü Yahya rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize İbn Vehb haber verdi.

(Dedi ki): Bana Yûnus, İbn Yezîd'den, o da İbn Şihâb'dan naklen haber verdi.

Dedi ki: Bana Saîd b. El - Müseyyeb ile Ebû Selemete'bnü Abdirrahmân b. Avf haber verdiler ki onlar da Ebû Hüreyre'yi şöyle derken işitmişler;: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah namazının kıraatini bitirip; tekbîr aldığı ve başını kaldırdığı zaman: «Semiallahu limen hamideh. Rabbena ve leke'l-hamd.» (Allah, kendisine hamd edenin hamdını kabul eder. Ey Rabbimiz! Hamd de sana mahsûsdur.) der: sonra ayakta iken şunları okurdu:

«Allah'ım! Velid b. Velid'i, Setemetü'bnü Hisâm'ı, Ayyaş, b. Ebî Rabia'yı ve mü'minlerin zayıf olanlarını kurtar! Yâ Rabbî, Mudar kabilesine olan şiddet ve baskını arttır! Bunu onlara Yûsuf'un kıtlık yılları gibi yap! Allah'ım, Lihyân, Ri'l ve Zekvân ile Allah ve Resûlüne isyan eden Usayye kabilelerine lanet eyle!»

Sonra "sana bu işde hiç bir vazife düşmez. Yâ Allahü teâlâ onların tevbesini kabul edecek yahut kendilerini azâb eyleyecekdir. Çünkü hakkı ile zâlimler ancak onlardır." Âli İmrân sûresi, âyet: 128. âyet-i kerimesi indirilince bu kunûtdan vazgeçtiğini duyduk.

1573- Bize bu hadîsi Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Amrü'n - Nâkıd da rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize İbn Uyeyne, Zûhrî'den, o da Saîd b. El -Müseyyeb'den, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen:

«Bu yılları onlara Yûsuf'un yılları gibi yap!» cümlesine kadar rivâyet etti. Sonunu söylemedi.

1574- Bize Muhammed b. Mihrân Er - Râzî rivâyet etti.

(Dedi ki) ; Bize Velîd b. Müslim rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Evzâi, Yahya b. Ebî Kesîr'den, o da Ebû Seleme'den naklen rivâyet etti. Ebû Seleme ile arkadaşlarına da Ebû Hüreyre rivâyet etmiş ki Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay müddetle, bir namazda rükû'dan sonra kunût yapmış:

«Semia'llâ hu limen hamideh» dediği vakit (yaptığı) kunût'un da:

«Allah'ım, Velîd b. Velîd-i kurtar! Allah'ım, Selemetü'bnü Hişâm'ı kurtar! Allah'ım, Ayyaş b. Ebî Rabîa'yı kurtar! Allah'ım, mü'minlerin zayıf o-lanlarını kurtar! Allah'ım, Mudar kabilesi üzerine olan şiddet ve baskını arttır! Allah'ım, bunu onların üzerine Yûsuf'un kıtlık yılları gibi yap!» derdi.

Ebû Hüreyre

Dedi ki: Bir müddet sonra Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in bu duayı bıraktığını gördüm. Ve: «Zannederim Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bunların lehine duayı da bıraktı.» dedim.

— Onları görmüyormusun hep gittiler... denildi.

1575- Bana Züheyr b. Harb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hüseyin b. Muhammed rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şeybân, Yahya'dan, o da Ebû Seleme'den naklen rivâyet etti. Ebû Seleme'ye de, Ebû Hüreyre haber vermiş ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) yatsı namazını kılarken «semia'llâhu Hmen hamîdeh» dediği zaman arkasından, secdeye gitmezden önce:

«Allah'ım, Ayyaş b. Ebî Rabîa'yı kurtar!..» dermiş. Sonra râvî, Evzâî'-nin hadîsi gibi rivâyetdev bulunarak: «Yusuf'un kıtlık yılları gibi.» irâdesine kadar varmış; ondan sonrasını zikretmemiş.

1576- Bize Muhammed b. El - Müsennâ rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Muâz b. Hişâm rivâyet etti.

(Dedi ki): Bana babam, Yahya b. Ebî Kesîr'den rivâyet etti.

Dedi ki: Bize Ebû Selemete'bnü Abdirrahmân rivâyet etti. O da Ebû Hüreyreyi şöyle derken işitmiş: «Vallahi ben sizi behemehal Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in namazına yaklaştıracağım!»

Ebî Hüreyre öğle, yatsı ve sabah namazlarında kunût okur; mü'minlere duâ, kâfirlere lanet edermiş.

1577- Bize Yahya b. Yahya rivâyet etti.

Dedi ki: Mâlik'e, İshak b. Abdillâh b. Ebî Tâlha'dan dinlediğim, onun da Enes b. Mâlik'den rivâyet ettiği şu hadîsi okudum: Enes

Dedi ki: «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Bi'r-i Maûne ricalini öldürenler aleyhine otuz sabah beddua etti. (Bu meyânda) Ri'l, Zekvân ve Lihyân ile Allah ve Resûlüne isyan eden Usayye kabilelerine bedduada bulunuyordu.

Enes

Dedi ki: «Bi'r-i Maûne'de öldürülen zevat hakkında Allah azze ve celle, Kur'ân indirdi. Biz, onu bilâhare nesh edilinceye kadar (kavmi-. mize haber verin ki, Biz Rabbimize kavuştuk. O bizden razı oldu; biz de ondan razı olduk.) diye okuduk durduk.

1578- Bana Amrü'n - Nâkıd ile Züheyr b. Harb rivâyet ettiler, ki: Bize İsmâil, Eyyûb'dan, o da Muhammed'den naklen rivâyet etti. Muhammed Şöyle dedi: «Enes'e: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah namazında hiç kunut okudumu?» dedim, Enes':

— Evet, rükû’dan sonra bir kaç zaman!..» cevâbını verdi.

1579- Bana Ubeydullah b. Muâz El - Anberi ile Ebû Küreyb, İshâk b. İbrahim ve Muhammed b. Abdil'a'lâ rivâyet ettiler. Lâfız İbn Müâz'ındır.

(Dedi ki): Bize Mu'temir b. Süleyman, babasından, o da Ebû Miclez'den, o da Enes b. Mâlik'den naklen rivâyet etti. (Enes şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay sabah namazında rükû'dan sonra kunût yaptı. Ri'l, ve Zekvân kabileleri aleyhine beddua ediyor ve:

«Usayye, Allah ve Resûlüne isyan etti.» diyordu.

1580- Bana Muhammed b. Hatim rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Behz b. Esed rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hammâd b. Seleme rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize, Ene,s b. Şîrîn, Enes b. Mâlik'den naklen haber verdi ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay müddetle sabah namazında rükû'dan sonra kunût yapmış; Benî Usayye'ye beddua etmişdir.

1581- Bize Ebû Bekir b. Ebî Şeybe ile Ebû Küreyb rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Ebû Muâviye, Âsım'dan, o da Enes'den naklen rivâyet etti. Dedi ki TEnes'e, Kunût'un rükû'dan öncemi, sonra mı olduğunu sordum; Enes:

— Rükû'dan önce idi... cevâbını verdi. Ben:

— Bâzı insanlar -Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in rükû'dan sonra kunût yaptığını söylüyorlar da...» dedim. Bunun üzerine Enes:

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ancak bir ay kunût yapmışdır. Ashabından Kurrâ' denilen bir takım zevatı Öldüren bâzı kimseler aleyhine beddua ediyordu.» dedi.

1582- Bize İbn Ebî Ömer rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Süfyâa, Âsım'dan rivâyet etti.

Dedi ki:-Ben, Enes'i şöyle derken işittim: «Ben, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) fin Bi'r-i Maûne vak'asının olduğu gün vurulan yetmiş sahâbîye yandığı kadar hiç bir seriyyeye yanıp yakıldığını görmedim. Onlara Kurrâ' derlerdi. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay onların kaatillerine beddua etti durdu.

1583- Bize Ebû Küreyb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hafs ile İbn Fu-dayl rivâyet ettiler. H.

Bize İbn Ebî Ömer de rivâyet etti,

(Dedi ki): Bize Mervân rivâyet etti. Bunlar hep birden Âsım'dan, o da Enes'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den bu hadisi biribirinden ziyâdeli olarak rivâyet etmişlerdir.

1584- Bize Amrü'n-Nâkıd rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Esved b. Amir rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be, Katâde'den o da Enes b. Mâlik'den naklen haber verdi ki Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ay kunût yapmış Allah ve Resûlüne isyan eden Ri'l, Zekvân ve Usayye kabilelerine bedduada bulunmuşdur.

1585- Bize Amrü'n-Nâkıd rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Esved b. Amir rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be, Mûsâ b. Enes'den, o da Enes'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen bu hadîsin benzerini haber verdi.

1586- Bize Muhammed b. El - Müsennâ rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Abdurrahmân rivâyet etti. (Dt-di ki): Bize Hişâm, Katâde'den, o da Enes'den naklen rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) arap kabilelerinden Bazıları aleyhine bir ay kunûtda bulunmuş, sonra bunu terketmiş.

1587- Bize Muhammed b. El - Müsennâ ile İbn' Beşşâr rivâyet ettiler. Dediler ki: Bize Muhammed b. Ca'fer rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu'be, Amr b. Murra'dan rivâyet etti.

Dedi ki: Ben İbn Ebî Leylâ'dan dinledim.

Dedi ki: Bize Berâ' b. Âzib rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah ve akşam namazlarında kunût yaparmış.

1588- Bize İbn NÜmeyr rivâyet etti.

(Dedi ki) ; Bize, babam rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Sü'fyân, Amr b. Murra'dan, o da Abdurrahmân b. Ebî Leylâ'dan, o da Berâ'dan, naklen rivâyet etti. Berâ': «Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) sabah ve akşam namazlarında kunût yaptı.» demiş.

1589- Bana Ebû't - Tâhir Ahmed b. Amr b. Şerh El. Mısrî rivâyet etti.

Dedi ki: Bize İbn Vehb, Leys'den, o da İmrân b. Ebî Enes'den, o da Hanzaletü'bnü Alî'den, o da Hufâf b. îmâ' El - Gifârî'den naklen rivâyet etti. Hufâf Şöyle dedi: Bir namazda Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem):

«Yâ Rabbî! Benû Lihyân, Ri'l, Zekvân ile Allah ve Resûlüne isyan eden Usayye'ye lanet et. Gıffâr'a Allah mağfiret eylesin! Eslem'e de Allah selâmet versin!» buyurdular.

1590- Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe ve İbn Hucr rivâyet ettiler. İbn Eyyûb dedi ki: Bize İsmail rivâyet etti.

Dedi ki: Bana, Muhammed —ki İbn Amr'dır.— Hâlid b. Abdillâh b. Harmele’den, o da Haris b. Hufâf'dan naklen haber verdi ki; Haris şöyle dedi: Hufâf b. îmâ' dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) rükû' etti, sonra başını kaldırarak:

«Gıffâr'ı, Allah mağfiret eylesin! Eslem'e de Allah selâmet versin! Usayye ise Allah ve Resûlüne isyan etmişdır. Yâ Rabbî! Benû Lihyân'a lanet eyle! Ri'l ile Zekvân'a da lanet eyle!» dedi. Sonra secdeye kapandı.

Hufâf: «Kâfirlere lanet işte bu yüzden meşru' kılındı.» demiş.

1591- Bize Yahya b. Eyyûb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize İsmail rivâyet etti.

Dedi ki: Bana, bu hadîsi Abdurrahmân b. Harmele, Hanzaletü'bnü

Aliy b. Eska'dan, o da Hufâf b. îmâ'dan naklen yukarıki hadîs gibi habeı verdi. Yalnız o: «Kâfirlere lanet işte bu yüzden meşru' kılındı.» demedi.