2- Bâb(Bu, geçen bâbdan bir fasıl gibidir.) 3534- 3535- 3536- 3537 Şu'be ibnu'l-Haccâc dedi ki: Bana Abdulmelik ibn Meysere, Tâvûs'tan; o da İbn Abbâs radıyallahü anhüma'tan "Ben bu tebliğime karşı akrabalıkta sevgiden başka hiçbir mükâfat istemiyorum" (eş-Şûrâ: 23) kavli hakkında tahdîs etti. Tâvûs dedi ki: Hemen Saîd ibn Cubeyr: — Bu Muhammed'in en yakın hısımlarıdır, dedi. Bunun üzerine İbn Abbâs, Saîd'e hitaben şöyle dedi: — Kureyş kabîlesinden hiçbir batn yoktur ki, onda Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e bir karabet (soyca bir yakınlık) olmasın. Bunun için kendisi üzerine "Ey Kureyş, benimle aranızdaki hısımlığı eklemenizi, gözetmenizi istiyorum" (mealindeki eş-Şûrâ: 23. âyeti) indi. 3538 Ebû Mes'ûd (radıyallahü anh), Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e ulaştırıp şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Fitne işte şu taraftan, doğu tarafından gelmiştir -gelecektir-. Kabalık ve kalblerin katılığı, develerin ve sığırların kuyrukları dibinde, onlara haykıranda, yün ve kıl sahibi bedevilerde, Rabia ve Mudar kabîlelerindedir". 3539 Ebû Hureyre (radıyallahü anh) şöyle demiştir: Ben Rasûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'tan işittim, şöyle buyuruyordu: "Kendini beğenme ve büyüklenme, yüzlerce deve sahibi olan çığırtkan bedevilerde, sekînet ise koyun sâhiblerindedir. îmân Yemenli'dir, hikmet Yemen'e mensûbdur". Ebû Abdillah el-Buhârî şöyle dedi: "Yemen", Yemen diye isimlendirildi; çünkü o Ka'be'nin sağındadır. Şâm da Ka'be'nin solundadır. "el-Meş'emetu ve’l-Meyseretu", "Sağ ve sol" demektir. "el-Yedu’l-yusrâ", "Sol el"; "ve’l-Cânibu'l-eyseru", "Sol taraf" demektir. |