Ana Sayfa (Kur'an-ı Kerim) Yeni Pencere

Geri

 

SAYFA :

349

 

024 - NÛR SÛRESİ

 

CÜZ :

18

 

İleri

Sayfayı Yeni Pencerede Aç

 

 

 

 

 

 

 

 

 

24 - NÛR SÛRESİ

Medine'de nâzil olup, 64 âyet i kerîmedir

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın ismiyle

1

Bu, bizim indirdiğimiz ve (hükümlerini üzerinize) farz kıldığımız bir suredir Biz onda açık seçik âyetler delâletleri net olan âyetlerindirdik ki, beller, tutasınız, düşünüp öğüt alasınız diye.

Âyet-i kerîme’de geçen “farednaha” lâfzışeddesiz ve sûre içindeki farzların çokluğuna binaen şeddeli olarak okunmuştur. Âyet-i kerîme’de geçen “ Tezekkerune ” lâfzında, ikinci Ta Zal'e idlgam edilmiştir.

2

Zina eden kadın ve zina eden erkekten evli olmayanlardan - çünkü evli olmaları durumunda recm olunacakları sünnetle sabittir- herbirine yüz celde değnek vurun. (Arapça'da) “ celedehü “ (onu celdeledi), “ darebe cildehü“ cildine sopa attı) mânâsında kullanılır.

Buna ilaveten -sünnetle sabit olmak üzere- bir yılda sürgün edilirler. Köle durumunda olanlar da mezkûr hükümlerin yarısına tabidirler. Bunlara tatbik edeceğiniz haddin bir kısmını terk etmek suretiyle Allah'ın dini hükmü hususunda o ikisine karşı sizi sakın bir acıma duygusu kaplamasın! Eğer Allah'a ve âhiret gününe öldükten sonra tekrar diriliş gününe inanıyorsanız..... Bu cümle, şart edatının öncesindeki cümlenin ifade ettiği hükmü uygulamayı teşvik mahiyetindedir. Aynı zamanda o cümle şartın cevabı yahut cevabına delâlet eder durumundadır. Mü'minlerden bir taife de bunların cezasına onlara atılan sopaya şahit olsun. Taife, bir görüşe göre üç, bir görüşe göre de şahitler adedince; dört kişiden oluşur.

Âyet-i kerîme’de geçen ”ez-Zaniyetü ve'z-Zani “ lâfızlarının başındaki “ el “ Takısı mevsûle olup, mübteda durumundadır. Şarta benzemesi dolayısıyla da, haberi durumundaki “ feclidü“ cümlesinin başına “ fa “ gelmiştir.

3

Zina eden bir erkek, ancak zina eden bir kadınla veya müşrik bir kadınla nikâhlanabilir evlenebilir. Zina eden bir kadını da, ancak zina eden bir erkek veya müşrik nikâh edebilir.Yani her birine uygun olan bu zikredilendir. Seçkin mü'minlere bu zinakâr kadınlarla evlenmekharam kılınmıştır. Fakir durumunda olan muhacir erkekler, kendilerine infakta bulunurlar diye zengin durumundaki fahişe müşrik kadınlarla evlenmeye kalkışınca bu âyet-i ketime nâzil olmuştur. Bunu göz önünde bulunduran bir görüşe göre haramlılık onlara mahsustur. Diğer bir görüşe göre ise, âyet-i kerîme’nin ifade ettiği hüküm umumidir. Ancak Allahü teâlâ'nın: “ Bir de sizden bekâr olanları evlendirin mealindeki âyeti ile neshedilmiştir. (Nûr: 32)

4

Namuslu iffetli kadınlara zina ile isnadda bulunup sonra, onları zina ederken gördüklerine dair dört şahit getirmeyenler olursa bunlara da bunlardan her birerlerine seksen değnek vurun! Ve hiç bir konuda şahitliklerini ebediyyen kabul etmeyin! Bunlar büyük bir günaha irtikap ettikleri için fâsıkların ta kendileridirler.

5

Ancak bu iftiradan sonra tevbe edip amellerini düzeltenler müstesna! Çünkü Allah onların iftiralarını çok bağışlayıcı ve kendilerine tevbeyi ilham etmekle onlara karşı çok merhametlidir. Binaenaleyh böylece fasıklıkları sona erer ve şahitlikleri kabul edilir.

Bir görüşe göre ise, şahitlikleri kabul edilmez. Çünkü istisna son cümleyi; “onlar fâsıkların ta kendisidir“ cümlesini bağlamaktadır.

6

Eşlerine zina ile isnadda bulunup da bu konuda kendilerinden başka şahitleri olmayanlara gelince -Bu hâl, bir grup sahâbinin başına gelmiştir- onlardan her birinin, kendisinin zevcesine isnad ettiği zina konusunda doğru söyleyenlerden olduğuna dair dört defa Allah adına şahadet etmesi.

Âyet-i kerîme’de geçen “sehâdetü “ lâfzı mübteda, “ erbea şehadatin“ de masdariyyet üzere mansûbdur.

7

Beşinci defasında da; eğer bu konuda yalancılardansa, Allah'ın lâneti kendi üzerinedir demesi, üzerinden iftira haddini kaldırır.

 Bir önceki âyette geçen mübtedanın haberi: “ Tedfeu an-hü hadde'l-Kazfidir “

8

Kadından cezayı erkeğin şehadetiyle sabit olan zina haddini dört defa kocasının, kendisine isnad ettiği zina konusunda yalancılardan olduğuna dair Allah adına yemin ile şahitlik etmesi kaldırırdefeder.

9

Beşincisinde ise eğer kocası bu konuda doğru söyleyenlerdense, Allah'ın gazâbının kendisi üzerine olmasını söylemesidir.

10

Eğer Allah'ın bu konudaki suçunuzu örtmek suretiyle fazlu rahmeti üzerinize olmasaydı ve Allah gerek bu konuda ve gerekse diğer konularda tevbeyi kabul buyurmakla tevbeleri kabul eden ve (yine) hem bu hususta, hem de diğer hususlarda vermiş olduğu hükmünde hikmet sâhibi olmasaydı, bu konuda gerçeği ortaya koyar ve cezayı hemen müstahakkına verirdi.

 

 

 

 

Ana Sayfa (Kur'an-ı Kerim) Aynı Pencere

Geri

 

(T :  M : 1505  H : 911)

 

CELÂLEYN TEFSÎRİ - (TÜRKÇE)

 

ŞÂFİÎ

 

İleri

Sayfayı Büyüterek Aynı Pencerede Aç