49
-
İRÂDE-İ CÜZ’İYYE
10 - KADERE,
HAYR VE ŞERRE İNANMAK:
Îmânın şartlarından biri de kadere ve hayr ve şerrin Allahü teâlâdan geldiğine
inanmakdır. Kaderin ma’nâsını türkcede (alın yazısı) diye ifâde ediyoruz. Allahü
teâlâ, her kulunun başından geçecek herşeyi evvelden bilir. Kaderi değişdirmek
kimsenin elinde değildir. Dilerse gene Allahü teâlâ değişdirir. Kader, Allahü
teâlânın bir sırrıdır.
Hayr ve şer
Allahü teâlâdan gelir. Çünki, küllî irâde Allahü teâlâdadır. Allahü teâlâ,
kullarına da cüz’î irâde vermişdir. İşte, bu cüz’î irâdeyi Allahü teâlânın emr
etdiği yolda kullananlar, mükâfâtlanırlar. Fenâ yollarda kullananlar da,
cezâlandırılır. İnsanları Cennete veyâ Cehenneme götüren, işte bu cüz’î
irâdedir. Bir müslimânın içki içmesi, cüz’î irâdesini Allahü teâlânın emrine
muhâlif olarak kullanmasıdır. Başka bir müslimânın içki içmemesi cüz’î irâdenin
Allahü teâlânın emrine göre kullanılması demekdir. Bunun gibi bir insanın cüz’î
irâdesini iyi veyâ kötü istikâmetde kullanması kendi elindedir.
Kulun, cüz’î
irâdesini kötü istikâmetde kullanması ile, Allahü teâlâ, o kula, şer getirir. O
hâlde şerri hâzırlayan gene kuldur. Allahü teâlâ, zâlim değildir. Bil’akis
Allahü teâlânın merhameti, bir annenin evlâdına olan merhametinden çok üstündür.
Bununla berâber, sebebini bilmediğimiz şerrin hikmetini ancak Allahü teâlâ
bilir. Allahü teâlânın her irâdesinin ve her tecellîsinin sebebini ve hikmetini
anlamak, kullar için çok zemân mümkin olmaz.
|