“Babaların oğlullardan rivâyeti” denilen bu kısım da “büyüklerin küçüklerden rivâyeti” denilen kısım cümlesindendir. Ancak gerek bu kısım ve gerekse sahabenin tabi’undan ve şeyhin talebesinden rivâyeti büyüklerin küçüklerden rivâyetlerine nisbetle daha hususi bir mahiyet arzeder. Bu çeşit rivâyetlerin aksi, yani küçüklerin büyüklerden rivâyeti hadis rivâyetinde asıl yol olması dolayısıyle diğerlerinden daha çoktur.

Zikrettğimiz bu kısımların bilinmesindeki fayda, râvilerin derecelerini birbirinden ayırmak ve her birini kendi derecesine indirmektir. El-Hatibu’l-Bağdadi, babalarin oğullarından rivâyetiyle ilgili bir kitap tasnif ve sahabenin tabi’undan rivâyetine de ayrıca küçük bir cüz tahsis etmiştir. Müteahhirundan Hafız Salahu’d-Din el-Ala’i ise, babası ve ceddi vasıtasıyle Peygamberden rivâyet edenleri büyük bir cild içinde toplamış ve bunları kısımlara ayırmıştır. Bu kısımlardan biri, isnadda geçen “an ceddihi ibaresindeki zamirin râviye raci olduğu kimselere aittir. Diğer bir kısımda ise, mezkur zamirin râvinin babasına raci olduğu kimseleri zikretmiş, bunları beyanla her birini tahkik etmiş, tercemesini verdiği kimselerin rivâyetlerinden örnek olarak birer hadis vermiştir. Biz, bu kitabı hülasa ile daha bir çok râvi tercemesi ilave ettik. Mezkur kitapta yer alan rivâyetlerin çoğu, babadan on dört batın ecdada kadar teselsül etmektedir.