EVLİYÂ
HAYÂTINDAN SAHÎFELER
Evliyânın
büyüklerinden Şeyh Muhammed Efendi (rahmetullahi teâlâ aleyh) zâhirî ve
bâtınî ilimlerde derin âlim ve velî bir zât idi.
Diğer
büyük velîler gibi, bu da, insanlara bulundukları dünyâlık mevkiler ve sâhib
oldukları servetlere göre kıymet verilmesini hoş karşılamaz ve böyle
yapılmasından şiddetle nefret ederdi. Yanına gelenler arasında, zengin, fakir,
yüksek ve aşağı şeklinde bir ayırım yapmaz, kıymet ve üstünlüğün İslâmiyete
uymak nisbetinde olduğunu bildirirdi. Dînimizin emirlerine son derece bağlı,
Allahü teâlâyı unutmayan dağdaki bir çobanın, Allahü teâlâdan gâfil olan bir
sultandan binlerce kat daha kıymetli olduğunu söylerdi.
İstidâd
sâhibi birisi kendisine gelse, ona mutlaka alâka gösterir, ilim ve edeb
öğrenmesinde ona faydalı olurdu. Talebeler sohbetleri bereketi ile öyle yüksek
derecelere kavuşurlardı ki, başkaları uzun seneler mücâhede edip uğraşmakla o
dereceleri elde edemezlerdi.
Ekseri
gecelerde meclisinde bulunanlar ile birlikte, başka bir şey düşünmeyip, yalnız
Allahü teâlâyı zikretmekle meşgûl olurlardı. Onların bu hâlini görenler,
bulundukları yerden nûr yayıldığını ve bu nûrun gök yüzüne doğru yükseldiğini
görürlerdi. Nice insanlar, Şeyh Muhammed'e bir müddet hizmet etmekle, yüksek
derece ve makamlara kavuşmuşlardı.
|