MUSTAFA FEVZİ EFENDİ
(Eğinli)
Ahmed
Ziyâüddîn Gümüşhânevî hazretlerinin önde gelen talebelerinden. Babası Nûmân
Efendidir. 1871 (H.1288) târihinde Eğin'de doğdu. 1924 (H.1343) târihinde
İstanbul'da Fâtih-Çarşamba'da vefât etti. Edirnekapı'dan Eyüb'e giden yol
üzerinde Mustafa Paşa Dergâhı civârına defnedildi. Kabri, torunlarından Nûmân
Efendi tarafından Edirnekapı Şehidliğinde Recep Peker Caddesine nakledildi.
Mustafa
Fevzi Efendi çocukken İstanbul'a geldi.İlk tahsîlini tamamladıktan
sonra İstanbul'un meşhur vâizlerinden Kasabzâde Efendinin derslerine katıldı.
Medresedeki kitapları sıra ile okuyup bitirdi. Hocasına dâmâd oldu.Bahriye
Dâiresine tâyinle Kalyon Katipliği ve Kolağalığına yükseldi ve daha sonra kendi
isteğiyle emekli oldu.
Mustafa
Fevzi Efendi, evliyânın büyüklerinden Gümüşhâneli Ahmed Ziyâeddîn Efendi
hazretlerini tanımak ve sohbetlerini dinlemekle şereflendi. Onun âhirete
irtihâlinden sonra son halîfesi Hasan Hilmi Efendinin sohbetleriyle olgunlaştı
ve ondan icâzet, diploma aldı.
Mustafa
Fevzi Efendi, mânevî bir coşkunlukla hikmetli şiirler söyledi.Hak yolunun büyüğü
hocası Ziyâüddîn Gümüşhânevî hazretleri için yazdığı bir şiirinde özetle şöyle
demektedir:
"Ey
Ziyâeddîn Gümüşhânevî hazretleri! Nefsimin esiri olmuş bir halde kapınıza
geldim. Sizin kapınızdan başka sığınacak bir yer olmadığını anladım. Size karşı
zerrece yüzümün olmadığını biliyorum. Himmet ve yardımlarınıza muhtâcım ey
hocam. Alçak nefsim beni hatâdan hatâlara düşürdü. Gözü görmez bir âmâ gibi
nereye gideceğimi bilemez oldum. Rabbime karşı günâhkâr bir kulum. Bunun için ey
hocam hâlimi arz için size geldim.
Eğer
himmet ve yardımınız olursa, bu dertli bir çâre bulur. Aman efendim bana
başkalarını güldürmeyin.
Size
köle olup geldim, beni o yâre dost yapın.
Beni bu
dünyâ aldattı. Nefsim hepsinden azgın çıktı.
Unuttum
zikri, fikri bütün söz ve işlerim isyân oldu. Yüzüm yok kapınıza gelmeye ama
yine geldim. Meded ey Ahmed Ziyâeddîn. Sizden başka sığınacak kimse bilmiyorum."
Mustafa
Fevzi Efendinin eserlerinden bâzıları şunlardır: 1) Menâkıb-ı Ziyâiyye, 2) Menâkıb-ı
Hasaniyye, 3) İsbât-ül-Mesâlik, 4) Mir'ât-üş-Şühûdî, 5) Mîzân-ül- İrfân, 6)
Şems-üs-Safâ fî Evsâf-il-Mustafa, 7) İzhâr-ı Hakîkat, 8) Orduya Arz-ı Hâl.
KAYNAKLAR
1) Son
Asır Türk Şâirleri; s.421
2)
Menâkıb-ı Ziyâ
|