EBÛ ABDURRAHMÂN SÜLEMÎ
Tâbiînden
olup âlim ve velîdir. Doğum târihi bilinmemektedir. İsmi Abdullah olup
babasınınki Habîb'dir. Irak'ta vefât etmiştir. Vefât târihi 699 (H.80), 702
(H.83), 703 (H.84) gibi değişik olarak bildirilmiştir. Doğumunda, Peygamber
efendimiz hayatta idi. Babası Eshâb-ı kirâmın ileri gelen âlimlerinden ve kırâat
imâmlarındandır.
Hazret-i
Ali'den, İbn-i Mes'ûd'dan kırâat ilmini öğrendi. Kırk sene Mescid-i Nebî'de
Kur'ân-ı kerîm okuttu, kırâat dersi verdi. Kendisinden Âsım bin Ebi'n-Necîd,
Yahyâ bin Vassab, Atâ bin Sâib, Abdullah bin Îsâ, Muhammed bin Ebû Eyyûb, İmâm-ı
Şa'bî, İsmâil bin Ebî Hâlid, kırâat ilmini öğrendiler.
Talebelerinden ücret almaz, hediyelerini kabul etmez ve; "Biz Allahü teâlânın
kitabını ücretle satmayız." derdi. Âyet-i kerîmeleri beşer beşer okuturdu ve;
"Bizim Kur'ân-ı kerîm öğrendiğimiz, kırâat dersi aldığımız sahâbîler, okudukları
on âyeti öğrenip bu âyet-i kerîmelerde buyrulan hususlarla amel etmeden başka
âyet okumazlardı. Bizden sonra gelenler, Kur'ân-ı kerîm okuyacaklar onu su gibi
içecekler fakat Kur'ân-ı kerîm boğazlarından aşağıya inmeyecek." buyururdu.
Hiçbir
zorluk karşısında Kur'ân-ı kerîm okumayı ve kırâat derslerini ihmâl etmezdi.
Yatsı namazını kıldıktan sonra sabah namazına kadar namaza devâm ederdi.
Sabahlara kadar namaz kıldığı hâlde sabah namazı vakti girince henüz namaz
kılmaya yeni başlıyoruz gibi şevkli ve istekli oluyorum derdi. Pek cömert idi.
Çok kerre yanına aldığı azığını yolda rastladığı fakir ve garîb kimselere verir,
o gün aç dururdu.
Ömrünün son zamanlarında
gözleri görmez oldu. Bu hâliyle ders vermeyi ihmâl etmedi. Vefât etmeden önce;
"Tam seksen sene Ramazan ayında oruç tuttum.
Rabbimin bana rahmetle muâmele edeceğini umuyorum." demiştir. Rivâyet ettiği
hadîs-i şerîfler, Kütüb-i sitte denilen altı sahîh hadîs kitabında yer almıştır.
KAYNAKLAR
1) Hilyet-ül-Evliyâ; c.4, s.191
2) Siyer-i A'lâm-ün-Nübelâ; c.4, s.267
|