Hadîs, kırâat,
tefsîr ve fıkıh âlimi. Künyesi Ebû Muhammed olup, ismi Yahyâ bin Muhammed bin
Sa'd bin Kâtib'dir. Aslen Bağdâdlı olduğu için Bağdâdî, Ebû Ca'fer Mensûr'un
âzâdlı kölelerinden olduğu için, Hâşimî nisbet edildi. 228 (m. 843) yılında
Bağdâd'da doğan Ebû Muhammed Bağdâdî, doksan yaşlarında iken 318 (m. 930)
yılında yine orada vefât etti. Bâb-ı Kûfe'ye defn edildi.
Küçük yaşta
hadîs-i şerîf öğrenmeye ve yazmaya başlayan Ebû Muhammed Bağdâdî, hadîs-i şerîf
öğrenmek ve ilim tahsil etmek için birçok İslâm memleketini ziyâret etti. Şam,
Irak, Mısır, Hicaz bölgelerindeki âlimlerin ilimlerinden istifâde etti.
Buralarda; Hasen bin Îsâ bin Mâsercisî, Muhammed bin Süleymân Liveynâ, Yahyâ bin
Süleymân bin Nidle Huzâî, Ahmed bin Menî Begâvî, Muhammed bin Yezîd Edemî,
Hüseyn bin Hasen Mervezî, Yûsuf bin Mûsâ Kattan, Muhammed bin Sehl bin Asker,
Muhammed bin İsmâil Buhârî ve daha birçok âlimden ilim öğrendi. Kırâat, fıkıh,
tefsîr ve hadîs ilimlerinde âlim ve diğer ilimlerde yüksek derecede bilgi sahibi
oldu. Zamanında hadîs-i şerîfleri ezberlemek ve anlamakta birçok âlimden
öndeydi. Yüzbin hadîs-i şerîfi râvileriyle birlikte ezberleyerek, hadîs ilminde
"hâfız" oldu. Âlimler, rivâyetinde sağlam ve sika (güvenilir) olduğunu
bildirdiler. İlmi, öğretmek ve Allahü teâlânın rızâsına uygun yaşamak için
öğrenirdi, insanlara doğru yolu göstermeye gayret eder, emr-i ma'rûf ve nehy-i
münker için nasîhatlarda bulunurdu.
Birçok talebe
yetiştirdi. Bunların arasında ilminin üstünlüğünü herkesin kabul ettiği âlimler
de vardı. Ebû Muhammed Bağdâdî'den; Abdullah bin Muhammed Begâvî, Muhammed bin
Amr Ceâbî, Muhammed bin Muzaffer, Ebû Ömer bin Hayve, Ebü'l-Hasen Dâre Kutnî,
Ebû Hafs İbni Şahin, Ebü'l-Kâsım bin Habbâbe, Ebû Tâhir Mahles, Abdurrahmân bin
Ebî Şüreyh, Kâtib Ebû Müslim, Ebû Zer Ammâr bin Muhammed ve daha birçok âlim
ilim öğrenip hadîs-i şerîf rivâyet etti. Onlar da öğrendiklerini talebelerine ve
halka öğretmeye gayret ettiler.
O zamanda
yaşayan ve daha sonra gelen âlimlerden birçoğu onun ilmini övdü. Bunlardan
Muhammed bin Muhammed Bağandı, "İlimde, onu bizden kimse geçemedi" derken Ebû
Ali Nişâbûrî, "Onun akranlarından, ezberleme ve anlamada Irak'ta onun gibisi
yoktur. Ezberlediğini anlardı. O, İbn-i Ebî Dâvûd'dan daha iyi hıfz eder, daha
güzel anlardı" buyurdu.
Ebû Muhammed
Bağdâdî'nin rivâyet ettiği bir hadîs-i şerîfte Resûlullah (s.a.v.): "Sana
hayadan ancak hayır gelir" buyurdu.
Fıkıh, tefsîr,
kırâat ve hadîs ilimlerinde pekçok kitap yazan Ebû Muhammed Bağdâdî'nin fıkıh
ilminde "Kitâb-ı Süneni, kırâat ilminde "Kitâb-ül-kırâat"ı, hadîs ilminde Dâre
Kutnî'nin bildirdiğine göre, İbn-i Menî'nin eserinden sonra ilk sırayı işgal
eden "Kitâb-ül-müsned"i meşhûrdur.
KAYNAKLAR
1) Târîh-i Bağdâd, Cild-14, sh-231
2) El-Bidâye ven-nihâye cild-11, sh-166
3) Tezkiret-ül-huffâz cild-2, sh-776
4) Mu'cem-ül-müellifîn cild-13, sh-225
5) Şezerât-üz-zeheb cild-2, sh-280
6) El-A'lâm cild-8, sh-164
7) Tabakât-üş-Şâfiiyye cild-3, sh-110, 175, 270, 294, 310, 336, 343, 462
|