Şâfiî mezhebi
âlimlerinden. İsmi, Muhammed bin Hüseyn bin Âsım bin Abdullah el-Abürî'dir.
Künyesi, Ebü'l-Hasen'dir. Aslen Sicistan'ın Âbür köyündendir. İlim tahsil etmek
için çok yer gezdi. Şam, Horasan ve Cezîre'de de kaldı. Birçok âlimden ilim
aldı. Hadîs ve târih ilimlerinde eserler yazdı. "Menâkıb-ı İmâm-ı Şâfiî"
kitabının sahibidir. 363 (m. 974) senesinin Receb ayında Sicistan'da vefât etti.
Vefâtında 80 yaşları civarındaydı.
Muhammed
el-Âbürî, hadîs ve târih ilimlerinde büyük bir âlimdir. Hadîs-i şerîf öğrenmek
için çok seyahat yaptı. Ebü'l-Abbâs es-Serrâc, İbn-i Huzeyme, Ebû Arûbe
el-Harrânî, Zekeriyyâ bin Ahmed el-Belhî, Mekhûl el-Beyrûtî, Muhammed bin Rebî
el-Cîzî ve daha birçok âlimden bizzat dinleyerek ilim öğrendi. Kendisinden de;
Ali bin Büşrâ el-Leyrî, Yahyâ bin Ammâr es-Sicistânî ve daha birçokları ilim
alıp, rivâyetlerde bolundu.
İbn-i
Nâsıruddîn diyor ki, "Muhammed bin Hüseyn el-Abürî, hadîs-i şerîf hâfızı olup,
ilim tahsil etmek için çok yer dolaşmıştı. Kıymetli eserler yazdı." Onun
Menâkıb-ı Şâfiîye kitabı, meşhûrdur. Bu eserini çeşitli bâblar, konular hâlinde
tertip etmiştir. Bu kitabında "Kureyş" kelimesi hakkında şu açıklamalarda
bulunmaktadır: "Abdullah İbni Abbâs'a (r.a.), "Kureyşlilere niçin "Kureyş" ismi
verilmiştir?" diye suâl edilince şu cevâbı verdi: "Kureyş, denizdeki bütün
balıkların en büyüğüdür. Her zaman onlara gâlip gelir ve kahreder. O, deniz
hayvanlarının en büyüğüdür. Bütün balıklara ve denizdeki diğer hayvanlara
hükümrandır, istediğinde onları yer. Bunun için Kureyşliler de "Kureyş" adı ile
isimlendirilmişlerdir. Çünkü insanların en galibi ve onların en yiğididir." Onun
bu eserinde, İmâm-ı Şâfiîye ait bir çok menkıbeler ve onun mezhebine ait fıkıh
mes'elelerinin hükümleri yer almaktadır. Ayrıca bu eserde, onun mezhebinden
olmayan kimselerden de bahsedilmektedir.
KAYNAKLAR
1) Tabakât-üş-Şâfiiyye cild-3, sh-147
2) Tezkiret-ül-huffâz cild-3, sh-964
3) Şezerât-üz-zeheb cild-3, sh-964
4) Mu'cem-ül-müellifîn cild-9, sh-231
|