TÜRKİYE GAZETESİ YAYINLARI

 

İSLÂM ALİMLERİ ANSİKLOPEDİSİ

3.CİLD

Bir Önceki Sayfaya Gider

CİLD  -  ALFABE  -  ASIR

Bir Sonraki Sayfaya Gider

01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18

ALİ MÜZEYYEN (Radıyallahü Anh)

Bağdâd'da yetişen evliyânın büyüklerinden. İsmi, Ali bin Muhammed Müzeyyen olup, künyesi, Ebü'l-Hasen'dir. Bağdâd'da doğdu. Sonra Mekke-i mükerremede yerleşti ve 328 (m. 939)'de orada vefât etti. Cüneyd-i Bağdâdî, Seni bin Abdullah ve zamanında bulunan tasavvuf büyüklerinden birçoğu ile görüşüp sohbet etti. Haram ve şüphelilerden sakınmakta, dünyâya gönül vermemekte, mertebesi çok yüksek idi.

Ali Müzeyyen (r.a.) buyurdu ki:

"Bir kalbde, âhıret arzusu zuhur edince, dünyâ düşüncesi o kalbden kaybolur."

"Evliyâ arasında nikâr (Emr-i ma'rûf ve nehy-i münker) kalkınca, bunlarda hayır kalmaz.."

"Tasavvuf, her şeyin sahibi olan Allahü teâlânın emirlerine büyük bir teslimiyyetle boyun eğmektir."

"Allah yolunda nefsi ile yürümek isteyen, daha ilk adımında hatâ etmiş demektir. Nefsini terk edip de ihlâs ile yola çıkarsa, Allahü teâlâ ona, kendisine kavuşturacak rehberi gösterir."

"Ucb sahibi (iyi amellerini beğenen, güzel, kusursuz gören kimse), yavaş yavaş helake gider. Yaptığı kötülükleri iyi zanneden ise zâten felâkettedir."

"Ucub (ibâdet yaptığı için kendini beğenme) Allahü teâlânın ebedî hoşnutsuzluğuna sebeb olur." "Bütün makamlara kavuştuğunu sanan aklanmıştır."

"Bir kimse, görünüş itibariyle sıddîklar mertebesinde de olsa, bir göz açıp kapayacak kadar zaman, kalbi, insanı Allahü teâlâdan uzaklaştıran şeylere meyl ederse, o kimse ilerliyemez."

"Allahü teâlânın, kendisine kâfi olduğunu bilmeyen kimseyi, Allahü teâlâ, mahlûklara muhtaç eder."

"Bir kimsenin bir günah işledikten sonra tekrar günah işlemesi, ilk günahın cezasıdır. Bir sevab işledikten sonra tekrar sevab işlemek de, birinci sevabın karşılığı, mükâfatıdır."

"Ma'rifet, Allahü teâlânın Rubûbiyyetinin (Kemâl sıfatlarla muttasıf, noksan sıfatlardan münezzeh olmasının) kemâlde olduğunu, kendi nefsinin O'nun kölesi olduğunu idrâk etmek, O'nun her şeyin sahibi olduğunu, her şeyin O'nunla var ve kâini olduğunu, her şeyin O'na döneceğini ve bütün mahlûkların rızkının O'na ait olduğunu bilmek demektir."

 

KAYNAKLAR

1) Hilyet-ül-evliyâ cild-8, sh-355

2) Şezerât-üz-zeheb cild-2, sh-316

3) Târih-i Bağdâd cild-12, sh-73

4) Tabakât-ül-kübrâ cild-1, sh-111

5) Câmi'u kerâmât-il-evliyâ cild-2, sh-148

6) Nefehât-ül-üns sh-211

7) Risâle-i Kuşeyrî sh-160

8) Tam İlmihâl Se'âdet-i Ebediyye sh-1000

9) Tabakât-üs-sûfiyye sh-382

10) El-Bidâye ven-nihâye cild-11, sh-193

 
 

Bir Önceki Sayfaya Gider

Bu Bölümün İndex Sayfasına Gider

Bir Sonraki Sayfaya Gider