Şâfiî mezhebindeki büyük fıkıh âlimlerinden. İsmi Abdülvâhid bin Hüseyn bin
Muhammed es-Saymerî, eş-Şâfiî olup, künyesi Ebü'l-Kâsım Saymerî diye meşhûr
olmuştur. Saymer, Basra'daki nehirlerden birinin ismidir. Aslen Basralı olup,
doğum târihi bilinmemektedir. Basra'da oturmuş ve 387 (m. 996)'da yine orada
vefât etmiştir.
Kâdı Ebû Hâmid el-Mervezî'nin meclisinde bulundu ve onun talebesi Ebû Feyyaz
el-Basrî'nin huzurlarında yetişip, fıkıh âlimi oldu. Şâfiî mezhebinde geniş bir
ilme sahip olduğundan, bütün her yerden insanlar onun yanına ders almaya
gelirlerdi. Kâdi'l-kudât (Baş kadı, şeyh-ül-islâm) Mâverdî (Ali bin Muhammed
(r.a.) 364 (m. 974)'de Basra'da doğmuş, 450 (m. 1058)'de Bağdâd'da vefât
etmiştir. (Hâvî fıkıh kitabı çok kıymetlidir) onun talebelerinin ileri
gelenlerinden biriydi.
Pek çok kıymetli kitap yazmış olan Ebü'l-Kâsım Saymerî'nin yazdığı kitaplardan
ba'zıları şunlardır: el-İzâh fi'l-mezheb, yedi cilddir. el-Kâfiye, Kitâbün
fi'l-kıyâs ve'l-i'lel edeb-il müfti ve'l-müstefti ve kitâbün fi'ş-şurût.
Kitaplarının birinde, mürtedlerin katli kısmında, Fbü'l-Kâsım Saymerî buyuruyor
ki; "Kim Peygamberimizin (s.a.v.) Eshâbına söverse, dinden çıkar. Bu kimsenin
hâli Resûlullaha (s.a.v.) sövmek gibidir."
Buyurdu ki: "Yedi yaşındaki küçük çocukların avret yerleri, ön ve arka, kaba
avret yerleridir. Dokuz yaşından sonra bu kısımlardan fazlası da avret yeri
olur. On yaşından sonra ise, baliğ olanların (büyük insanların) avret yerleri
gibidir. Çünkü onun baliğ olması mümkündür."
Şerh-i Kifâye kitabında buyuruyor ki: "Bir kimse, zenginler için yapılmış
vakıftan, herhangi bir şey alabilmesi için zengin olduğunu iddia ederse, sözüne
itibâr olunmaz. Ondan zenginliğini isbât edecek deliller istenir. Fakat,
fakîrler için yapılmış bir vakıftan istifâde etmek için, bir kimse fakîr
olduğunu iddia ederse, onun bu sözü her hangi bir delille isbât etmesine lüzum
kalmaksızın kabul olunur."
KAYNAKLAR
1)
Tabakât-üş-Şâfiiyye cild-3, sh-339
2)
Tehzîb-ül-esmâ vel-luga cild-2, sh-265
3)
Mu'cem-ül-müellifîn cild-6, sh-207
|