Tâbiînden
meşhûr bir hadîs âlimi. Künyesi Ebû Meryem'dir. Doğumu bilinmemektedir. 104 (m.
722) senesinde, Ömer bin Abdülazîz'in valiliği zamanında, vefât etti. Üç kardeş
idiler. Bunlar, Rib'î, Rebî' ve Mes'ûd'dur. Namazını Humeyd bin Abdurrahmân bin
Zeyd kıldırdı. Rib'î bin Hirâş, sağlığında, Şam'a geldi. Cabiye denilen yerde
Hz. Ömer'in hutbesini dinledi.
Hz. Ömer, Hz.
Ali, İbn-i Mes'ûd, Ebû Mûsâ, İmrân bin Husayn, Huzeyfet-ül-Yemân (r.anhüm) ve
başkalarından hadîs-i şerîf rivâyet etmiştir. Ondan da, Abdülmelik bin Umeyr,
Ebû Mâlik el-Escâî, Şa'bî, Nuaym bin Ebî Hind, Mansûr bin Mu'temir, Husayn bin
Abdurrahmân ve daha birçok zâtlar (r.anhüm) hadîs-i şerîf bildirmişlerdir.
Hakkında
âlimlerin buyurdukları:
İdî (r.a.)
babasından bildirdi: "Rib'î, hadîs ilminde sika (güvenilir) bir âlimdir. Onun
hiç yalan konuştuğu duyulmamıştır. Onun iki oğlu vardı. Bunlar Haccâc'a karşı
geldiklerinden gizlenmişlerdi. Haccâc ise, onları arıyordu. Haccâc'a, "Onun
babası hiç yalan konuşmaz. Ona bir adam gönderirseniz, çağırıp, gelir" dediler.
Haccâc da, öyle yaptı. Rib'î (r.a.) geldi. Haccâc, ona oğullarının nerede
olduğunu sordu. O da evde olduğunu söyledi. Haccâc, onun doğru konuşmasından
memnun olup, her iki oğlunu da affetti."
Haris el-Ganevî
dedi ki: "Rib'î'yi yıkayan zât dedi ki: "Biz onu yıkarken gördük, yüzü
gülümsüyordu."
Rib'î bin
Hirâş'ın (r.a.) bildirdiği hadîs-i şerîflerden ba'zıları:
Huzeyfet-ül-Yemânî'den
(r.a.) rivâyetle bildirdi: Resûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Sizin
üzerinize
öyle bir zaman gelecek ki, o vakit şu üç şeyden daha kıymetli bir şey olmayacak:
Birincisi, insanın kendisi ile yalnızlığını giderebileceği samimi bir dost,
ikincisi, helâl para, üçüncüsü, sünnet-i seniyye'ye yapışıp, onunla amel etmek."
"İyiliğin
hepsi sadakadır."
Resûlullah
efendimiz şöyle buyurdular. "Melekler, sizden
öncekilerden
birinin ruhunu karşıladılar. "Hayır nâmına bir iş yaptın mı?" diye sordular. O
da "Öyle bir şeyim yok" diye cevap verdi. Onlar bu defa "Bir düşün bakalım"
dediler. O zât: "Ben herkese veresiye mal verir, hizmetçilerime: Fakîr ve
sıkıntıda olanlara mühlet vermelerini, zengine de müsamaha göstermelerini
emrederdim" dedi. Bunun üzerine Allahü teâlâ; "O kulumu affettim" buyurur."
"Utanmıyorsan istediğini yap."
Hz. Ali hutbe
okurken dinledim. O şöyle diyordu: "Resûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: "Bana
iftira etmeyiniz.
Çünkü kim bana
iftira ederse, Cehenneme girer."
KAYNAKLAR
1) El-A'lâm
cild-3, sh-236
2) Tehzîb-üt-tehzîb
cild-3, sh-236
3) Târîh-i
Bağdâd cild-8, sh-433
4) Hilyet-ül-evliyâ,
cild-4, sh-367
5) Vefeyât-ül-a'yân
cild-2, sh-300
6) Tabakât-ı
İbn-i Sa'd cild-6, sh-127
|