TÜRKİYE GAZETESİ YAYINLARI

 

İSLÂM ALİMLERİ ANSİKLOPEDİSİ

2.CİLD

Bir Önceki Sayfaya Gider

CİLD  -  ALFABE  -  ASIR

Bir Sonraki Sayfaya Gider

01   02   03   04   05   06   07   08   09   10   11   12   13   14   15   16   17   18

ABDULLAH BİN NÜMEYR (Radıyallahü Anh)

Hadîs âlimlerinin meşhûrlarından. Künyesi, Ebû Hişam el-Kûfî'dir. 115 (m. 733) senesinde doğdu. 199 (m. 814)'de 84 yaşında iken vefât etti. Hadîs ilminde sika(güvenilir=sadık) bir âlim olup, çok hadîs-i şerîf rivâyet etmekle tanınmıştır. İlim öğrenip hadîs-i şerîf rivâyet ettiği âlimler, Hişam bin Urve, İsmâil İbn-i Ebî Hâlid, el-A'meş, Ubeydullah İbn-i Amr, Mûsâ el-Cüheni ve diğer meşhûr hadîs âlimleridir. Kendisinden ilim alıp, hadîs-i şerîf rivâyet edenler ise kendi oğlu Muhammed, Ahmed bin Hanbel, Yahyâ bin Muin, Ebû Hayseme, Yahyâ bin Yahyâ, Ali bin el-Medyenî gibi çok sayıda âlimlerdir.

Rivâyet ettiği hadîs-i şerîflerden bazıları:

"Mü'minin misâli, ekinden bir deste gibidir. Rüzgâr onu eğiltir. Kimi yere yıkar, kimi doğrultur. Nihayet kurur. Kâfirin misâli ise kökü üzerinde dimdik duran evze ağacı gibidir. O'nu hiçbir şey eğiltemez. Nihayet sökülmesi bir defada olur."

"Helâl meydandadır. Haram meydandadır. Şüpheliler ikisi arasındadır, insanların çoğu bunları bilmez. Kim bu şüphelilerden kaçınırsa, dîni ve ırzı için berât almıştır. Her kimse bu şüphelilere dalarsa harâma düşer."

"Bedende bir et parçası vardır ki, bu parça iyi olursa bütün bedeni iyi olur, bozuk olursa bütün beden bozulur. Dikkat! O da kalbdir."

"Biriniz bir şeye yemin eder de ondan daha hayırlısını görürse hemen o yeminin kefaretini versin ve o hayırlı işi yapsın."

"Ubâde bin Sâmit'ten (r.a.) rivâyet ettiği hadîs-i şerîfte Ubâde hazretleri:

"Bir mecliste Resûlullah (s.a.v.) ile beraberdik. Şöyle buyurdular: "Allahü teâlâ'ya hiçbir şeyi ortak koşmayacağınıza, zina yapmayacağınıza, hırsızlık etmeyeceğinize, Allahü teâlânın harâm kıldığı nefsi haksız yere öldürmeyeceğinize dair bana bîat ediyorsunuz. Şimdi sizden her kim sözünde durursa onun ecri Allah'a aittir. Kim bunlardan birini yapar da a sebeble cezalanırsa bu da onun için keffârettir. Ve kim bunlardan bir şey yapar da Allahü teâlâ onu örtbas ederse onun işi de Allah'a kalmıştır. Dilerse kendisini affeder, dilerse azab eder."

 

KAYNAKLAR

1) Tehzîb-üt-tehzîb cild-1, sh-57

2) El-Menhel-ül-azb-ül-mevrûd cild-1, sh-152

3) Tezkîrât-ül-huffâz cild-1, sh-327

 
 

Bir Önceki Sayfaya Gider

Bu Bölümün İndex Sayfasına Gider

Bir Sonraki Sayfaya Gider