Peygamberimize, İbrâhîm aleyhisselâmın milletine
tâbi’ olması ve ona verilen salevâtın ve berekâtın benzerlerini taleb
etmesi için emr olunmasının sebebi, İbrâhîm aleyhisselâmın makâmından
geçdikden sonra varılacak, dahâ yüksek makâma kavuşması içindir. İbrâhîm
aleyhisselâmın makâmından geçmek için, onun milletine tâbi’ olmak
lâzımdır. Onun makâmına yükselmek için, onun milletine tâbi’ olmakdan
başka yol yokdur. Bu iki makâmın birbirinden farkı, mihrâb ile mescidin
birbirlerinden farkı gibidir. İmâmın, makâmı olan mihrâba vâsıl olması
için, mescidden geçmesi lâzımdır. Mihrâb, bir dâirenin merkezi gibidir.
Mescid, dâirenin muhîti gibidir. Makâm-ı İbrâhîme vâsıl ve sonra mahbûb
halvetine dâhil olunca, hazret-i Ebû Bekr-i Sıddîkı da yanına çekdi.