Geri

   

 

 

İleri

 

8. Öfkelenince Okunacak duâlar

Allahü teâlâ şöyle buyurmuştur: (Takva sahibi olanlar o kimselerdir ki, bollukta ve darlıkta harcama yaparlar), öfkelerini yutarlar insanların kusurlarını bağışlarlar. Allah iyilik edenleri sever."[13] Yine Allahü teâlâ buyurmuştur:

"Eğer şeytandan bir dürtüş seni kaydıracak olursa, Allah'a sığın. Allah söylenenleri işitendir, yapılanları bilendir.”[14]

775- Ebû Hüreyre'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyete göre Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

"Pehlivan kuvvetli değildir. Kuvvetli kızgınlık hâlinde nefsine sahib olandır. "[15]

776- İbn Mes’ûd'dan (radıyallahü anh) yapılan rivâyetde demiştir ki, Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Sizde pehlivanlık ne demektir? Dedik ki, insanların yenemediği kimsedir. Peygamber, bu değildir; ancak kızgınlık hâlinde nefsine sahib olandır.

777- Sahâbî olan Muaz ibn Enes el-Cühenî'den (radıyallahü anh) rivâyet edildiğine göre Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Kim kızgınlığının (öfkesinin) gereğini yerine getirmeye kadir olduğu hâlde onu yutarsa, noksanlıklardan münezzeh olan Allahü teâlâ kıyâmet gününde onu insanların başlarında çağırır.[16] Öyle ki, cennet hurilerinden dilediğini seçme imkânını ona verir. "[17]

778- Sahâbî olan Süleyman ibn Sured'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyetde şöyle anlatmıştır:

“Ben Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem ile oturuyordum, iki adam da kötü sözlerle birbirleri ile atışıyorlardı. Birinin yüzü kızarmış ve boğazının damarları şişmişti. Bunun üzerine Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

Ben bir söz biliyorum ki, eğer (bu öfkeli adam) onu söylemiş olsaydı, duyduğu (Öfke) ondan giderdi. Eğer "Eûzü billâhimine'ş-şeytâni'r-racîm", deseydi ondaki öfke giderdi. (Ashâbdan orada bulunanlar) adama şöyle dediler:

Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem, kovulmuş şeytandan Allah'a sığın, dedi. Adam:

— Bende delilik mi var? (ki, Şeytandan Allah'a sığınayım. Adam öfkesi içinde bir anlayışsızlıkla münasebetsiz bir söz söylemiş oldu.)[18]

779- Ebû Dâvud ve Tirmizî'nin kitablannda Abdurrahmân ibn Leylâ'dan rivâyet edilmiştir. O da Muaz ibn Cebel'den,. Muaz da (radıyallahü anh) Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem'den aynı mana ile bu hadisi anlatmıştır.

Tirmizî demiştir ki, bu mürsel hadistir; yani Abdurrahmân Muaz'a yetişmemiştir.

780- Hazret-i Âişe'den (radıyallahü anhâ) yapılan rivâyetde o şöyle demiştir:

“Ben öfkeli bir hâlde iken Peygamber sallallahü aleyhi ve sellem yanıma geldi. Burnumun yumuşağından tutup onu ovdu. Sonra: Ey Ayşecik, şöyle söyle: Allah'ım, benim günahımı bağışla, kalbimin kinini gider ve beni Şeytan'dan koru, dedi."[19]

781- Sahâbî olan Atıyye ibn Urve es-Sa'di'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyetde demiştir ki, Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur:

"Öfke Şeytandandır. Şeytan da ateşten yaratılmıştır. Ateş ancak su ile söndürülür. O hâlde sizden biriniz öfkelenince abdest alsın."[20]