7. Terbiye Etmek, Kötü Hareketten Sakındırmak, Nefsine Hâkim Olmasını Sağlamak İçin ve Buna Benzer Maksatlarla Oğlu, Hizmetçisi, Öğrencisi Gibi Kendisiyle Yakın Alâkası Olan Birine Çirkin Bir İsimle Çıkışması 744- Sahâbî Abdullah ibn Büsr'den (radıyallahü anh) yapılan rivâyetde şöyle demiştir: “Annem, Resûlüllah sallallahü aleyhi ve sellem'e bir salkım üzüm götürmek için beni gönderdi. Onu Peygambere ulaştırmadan önce ondan yedim. Salkımı götürünce Peygamber kulağımdan tuttu ve: Ey vefasız! (Neden emâneti teslimden önce salkımdan yedin. Her zaman emâneti gözetmen gerek).[12] Buyurdu. Ebû Bekir el-Sıddık'ın oğlu Abdurrahmân'dan (radıyallahü anhüma) uzun bir hadis rivâyet edilmiştir. Bu hadisi şerif, Sıddîk (radıyallahü anh) Hazretlerinin keramet ve iyiliklerini açık bir şekilde kapsamaktadır. Asıl manaya gelince: Sıddîk (radıyallahü anh), bir cemaati müsafirliğe davet etti ve onları evinde oturttu. Sonra Resûlüllah sallallahu aleyhi ve sellem' Hazretlerine gitti. Dönmesi gecikti. Dönüşünde (ev halkına) sordu: Müsafirlere akşam yemeğini yedirdiniz mi? Hayırs dediler. Bunun üzerine oğlu Abdurrahmân'a dedi: Ey anlayışsız! Sonra burnu kırılası diye bedduâ etti ve kötü söyledi.[13] |