11. Duâ Eden Müslümanın
yahut
Başkasının Dileği Kabul Edildiğine ve İstemede Acele Edilmemesi
Gerektiğine Dair Deliller
Allahü teâlâ şöyle
buyurmuştur:
"Kullarım sana benden sorunca, ben rahmetimle
yakınım duâ edenin duâsını bana duâ yapınca kabul ederim."
Yine Allahü teâlâ
"Bana duâ edin; Duânızı kabul edeyim."
buyurmuştur.
Ubâde ibn's-Sâmit'den (radıyallahü anh)
yapılan rivâyetde Resûlüllah
sallallahü aleyhi ve sellem şöyle
buyurmuştur: Allahü teâlâ’ya
yeryüzünde duâ eden hiç bir müslüman yoktur ki, onun istediğini
Allah ona vermesin. yahut ondan
istediğinin karşılığı kadar kötülüğü kaldırır; günah şey
istemedikçe yahut silâ-i rahmi
kesmeyi dilemedikçe, Cemaat içinden bir adam şöyle dedi: O zaman
biz çok duâ ederiz. Peygamber
(sallallahü aleyhi ve sellem):
Allah'ın ihsanı çok daha fazladır.
el-Hâkim Ebû Abdullah bu hadisi
Sahîhayne dayanarak Müstedrek'inde Ebû Sa’îd el-Hûdri'den rivâyet
etmiş ve ona şunu ilâve etmiştir:
“Yahut ona istediğinin karşılığını
ahirette verir."
Ebû Hüreyre'den
(radıyallahü anh) yapılan
rivâyetde peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem şöyle
buyurmuştur:
“Sizden biriniz acele edip: Duâ ettim de, Duâm kabul edilmedi,
demedikçe, onun duâsı kabul edilir." |
١١- باب الدليل على أنَّ دعاء المسلم يُجاب بمطلوبه أو غيره وأنه لا
يستعجلُ الإِجابة
قال اللّه تعالى:
{وَإِذَا سألَكَ عِبادِي عَنِّي فإني قَرِيبٌ أُجِيبُ دَعْوَةَ
الدَّاعِ إذَا دَعانِ}
[البقرة: ١٨٦]
وقال تعالى:
{ادْعُونِي أسْتَجِبْ لَكُمْ}
[غافر: ٦٠].
وروينا في كتاب الترمذي، عن
عُبادة بن الصامت رضي اللّه تعالى عنه: أن
رسول اللّه
صلى اللّه عليه وسلم قال:
"ما على وَجْهِ الأرْضِ مُسْلِمٌ
يَدْعُو اللّه تَعالى بِدَعْوَةٍ إلاَّ آتاهُ اللّه إيَّاها،
أوْ صَرَفَ عَنْهُ مِنَ السُّوءِ
مِثْلَها ما لَمْ يَدْعُ بإثْمٍ أوْ
قَطِيعَةِ رَحِمٍ" فقال رجل من القوم: إذا نكثر، قال قال:
”اللّه أكْثَرُ"
قال الترمذي: حديث حسن صحيح.
ورواه الحاكم أبو عبد اللّه في
المستدرك على الصحيحين من رواية
أبي سعيد الخدري، وزاد فيه "أوْ
يَدَّخِرَ لَهُ مِنَ الأجْرِ مِثْلَها". (٥٣)
٢/١٠٤٨ وروينا في صحيحي البخاري ومسلم،
عن أبي هريرة رضي اللّه تعالى
عنه، عن
النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم قال:
"يُسْتَجَابُ لأحَدِكُمْ ما لَمْ يَعْجَلْ فَيَقُولَ: قَدْ
دَعَوْتُ فَلَمْ يُسْتَجَبْ لي". (٥٤) |