15. Davetli ve Misafirin Yemeği Bitirince
Yemek Sahibine Edeceği Duâlar
600- Sahâbi Abdullah ibn
Büsr rivâyetinde şöyle anlatmıştır:
“Resûlüllah
sallallahü aleyhi ve sellem babama
konuk oldu. Biz de ona bir yemek ve bir hurma tatlısı ikram ettik.
Peygamber (sallallahü
aleyhi ve sellem.) ondan yedi. Sonra kendisine hurma
getirildi. (Bir kap içinden) onu yiyiyordu. Çekirdekleri, işaret
parmağı ile orta parmağını büküp toplayarak onların arasına
bırakıyordu. (Hurma kabının içine bırakmıyordu, sonra dışarıya
atıyordu.) Sonra kendisine içilecek bir şey getirildi. Ondan içti.
Sonra onu sağında bulunan kimseye sundu. Babam: Bizim için Allah'a
duâ et, dedi. Bunun üzerine
Peygamber (sallallahü aleyhi
ve sellem) şöyle duâ etti:
Allahümme bârik lehum fîmâ rczaktehüm veğfir iehüm verhamhüm "
"Allah'ım! Bunlara rızık olarak verdiğin şeyde bereket ihsan et.
Bunların günahlarını bağışla ve kendilerine merhamet et"
601-
Enes'den
(radıyallahü anh) Sahîh bir
isnadla rivâyet edildiğine göre:
“Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem Sa’d
ibn Ubâde'nin yanına gitti. Ubâde ekmek ve zeytin yağı getirdi.
Peygamber de yedi.
Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem şöyle
duâ etti:
"Eftara indekümu's-sâimûn ve ekele taâmekümü'l-ebrâr ve sallet
aleykümü'l-melâiketü."
"Yanınızda oruçlular iftar etsin, yemeğinizi iyi kimseler yesin ve
melekler sizin için istiğfar etsin."
602- Abdullah ibn
Zübeyr'den (radıyallahü anhuma)
yapılan rivayetde, o şöyle demiştir:
Resûlüllah
Sallallahü aleyhi ve sellem Sa’d
ibn Muaz'ın evinde iftar etti. Sonra "Oruçlular yanınızda iftar
etsin", buyurarak hadisi tamamladı.
Derim ki, Bu iki rivâyet, Sa’d
ibn Ubâda ve Sa’d ibn Muâz'dan nakledilen sağlam hükümlerdir.
603- Bir adamdan, o da
Câbir'den
(radıyallahü anhü) yapılan
rivâyetde, Câbir şöyle
anlatmıştır:
“Ebû'l-Haysem ibn Teyyihan, Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem'e bir
yemek hazırladı. Sonra Peygamber
sallallahü aleyhi ve sellem'i ve
arkadaşlarını (yemeğe) davet etti. Yemeği yiyip bitirince,
Peygamber (sallallahü
aleyhi ve sellem.) (arkadaşlarına) şöyle dedi: Kardeşinizi
mükâfatlandırın. Ashâb, ey Allah'ın Resûlü, onu mükâfatlandırmak
nedir? dediler. Peygamber
(sallallahü aleyhi ve sellem): Bir
adamın evine girilir de yemeği yenir ve içilecek şeyi içilirse,
böylece (yeyip içenler) ona duâ ederlerse, işte bu, onun
mükâfatıdır." buyurdu. |
١٥- باب دعاءِ المدعوّ والضيفَ لأهلِ الطَّعامِ إذا فَرَغَ من أكلهِ
٦٠٠-
روينا في صحيح مسلم، عن عبد
اللّه بن بُسْرٍ ـ بضمّ الباء وإسكان السين المهملة ـ الصحابيّ،
قال: نزل رسول اللّه
صلى اللّه عليه وسلم على أبي:
فقرّبنا إليه طعاماً ووَطْبَةً فأكل منها، ثم أُتيَ بتمر فكان يأكلُه
ويُلقي النَّوَى بين أصبعيه ويجمعُ السبَّابَةَ والوُسطى ـ قال
شعبة: هو ظني وهو فيه إن شاء اللّه تعالى إلقاءُ النَّوى بين
الأصبعين ـ ثم أُتي بشرابٍ فشربَه، ثم ناولَه الذي عن يمينه، فقال
أبي، وأخذَ بلجامِ دابّته: ادعُ اللّه لنا،
فقال قال:
”اللّهمَّ بارِكْ لَهُمْ فِيما رَزَقْتَهُمْ، وَاغْفِرْ لَهُمْ
وَارْحَمْهُمْ". (٣٧)
قلتُ:
الوطبة بفتح الواو وإسكان الطاء المهملة بعدها باء موحدة: وهي قربة
لطيفة يكون فيها اللبن.
٦٠١-
وروينا في سنن أبي داود وغيره،
بالإِسناد الصحيح، عن أنس
رضي اللّه عنه؛ أن
النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم جاء إلى سعد بن عبادة
رضي اللّه عنه، فجاء بخبزٍ وزيْتٍ
فأكل، ثم قال النبيّ
صلى اللّه عليه وسلم:
"أفْطَرَ عِنْدَكُمُ الصَّائِمُونَ، وأكَلَ طَعَامَكُمُ
الأبْرَارُ، وَصَلَّتْ عَلَيْكُمُ المَلائِكَةُ". (٣٨)
٦٠٢-
وروينا في سنن ابن ماجه، عن عبد
اللّه بن الزبير رضي اللّه عنهما
قال: أفطرَ رسولُ اللّه
صلى اللّه عليه وآله وسلم عند سعد بن معاذ،
فقال:
"أفْطَرَ عِنْدَكُمُ الصَّائِمُونَ" الحديث. (٣٩)
قلتُ:
فهما قضيتان جَرَتَا لسعد بن عبادة وسعد بن معاذ.
٦٠٣-
وروينا في سنن أبي داود، عن رجل
عن جابر
رضي اللّه عنه قال: صنعَ أبو
الهيثم بن التَّيِّهَان للنبيّ صلى اللّه
عليه وسلم طعاماً، فدعا
النبيَّ صلى اللّه عليه وسلم
وأصحابَه، فلما فرغوا، قال:
"أثِيبُوا أخاكُمْ" قالوا: يا
رسول اللّه! وما إثابته؟ قال قال:
”إنَّ الرَّجُلَ إذَا دُخلَ بَيْتُهُ فأُكِلَ طَعامُهُ وَشُرِبَ
شَرَابُهُ، فَدَعَوْا لَهُ، فَذَلِكَ إثابَتُهُ". (٤٠) |