Geri

   

 

 

 

İleri

 

6- MÜSLÜMANLARIN MÜSLÜMAN OLMAYANLARA MİRASÇI OLMALARI (HÜKMÜNÜN BEYÂNI)

2833 - “... Üsâme bin Zeyd (radıyallahü anhümâ), Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den rivâyet ettiğine göre; Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) efendimiz:

(Müslüman, kâfire mirasçı olamaz ve kâfir de müslümana vâris olamaz) buyurmuştur. "

2834 - “... Üsâme bin Zeyd (radıyallahü anhümâ)'dan rivâyet edildiğine göre kendisi :

Resûlallah! Mekke'deki evine mi ineceksin? diye sormuş. Resûl-i Ekrem (sallallahü aleyhi ve sellem) :

(Akil (Mekke'de) bize evden, meskenden bir şey mi bıraktı?) diye cevâb vermiştir. Akil ve (kardeşi) Tâlib, (babaları) Ebû Tâlib'e vâris olmuşlardı. (Ebû Tâlib'in diğer oğulları) Ca'fer ve Alî (radıyallahü anhümâ) hiç bir şeye mirasçı olmamışlardı. Çünkü (Ebû Tâlib öldüğünde) bunlar müslüman idiler. Akil ile Tâlib ise kâfir idiler.

Ömer (radıyallahü anh) bunun için diyordu ki: Mü'min, kâfire mirasçı olamaz.

2835) ... Üsâme (radıyallahü anh) da şöyle demiştir: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) buyurdu ki:

(Müslüman, kâfire mirasçı olamaz. Kâfir de müslümana mirasçı olamaz. ) "

2836 - “... Amr bin Şuayb'ın dedesi (Abdullah bin Amr bin el-Âs) (radıyallahü anhüm)'den rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur ;

(İki milletin insanları biribirine mirasçı olamazlar.) "