8- REY VE KIYAS (IN BİR KISMIN) DAN KAÇINMANIN BEYAN BÂBI 54) ... Abdullah b. Amr b. El-Asra (radıyallahü anh)’den, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in (veda haccında) şöyle dediği rivâyet edilmiştir; (Allahü teâlâ, ilmi insanlar(ın göğüslerin)den sökmek (silmek) suretiyle almaz. Lakin alimlerin ruhlarını kabzetmek suretiyle alır. Neticede hiçbir alim bırakmayınca halk bir takım cahilleri (alimlerin yerinde) reis edinirler. Onlara (dini sorular) sorulur. Onlar da bilmeden fetva verirler ve böylece hem kendileri dalalete giderler hem de halkı dalalete düşürürler. ) 55) ... Ebû Hureyre (radıyallahü anh)’den Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu, dediği rivâyet edilmiştir ; ((Bir alimin verdiği ) yanlış fetva yüzünden hataya düşen kişiye günah yoktur. Bütün vebal, yalnız fetva veren (alim)in boynundadır. ) 56) ... Abdullah b. Amr (radıyallahü anh)’den; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in şöyle dediği rivâyet edilmiştir; (Dini ilim(lerin aslı) üçtür. Bunlar (ve bunları bilebilmek için bilinmesi gerekli ilimler ile bunlardan çıkarılan ilimler)in ötesinde kalan ilimler(in bilinmesi) fazla (zaruri değil)dir.) (Bu üç ilim) muhkem ayet(ler), sabit sünnet ve adil fariza (miras payı ) ile ilgili ilimlerdir. 57) ... Muaz b. Cebel (radıyallahü anh)’den; şöyle dediği rivâyet edilmiştir;Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) beni Yemen’e (Vali olarak) gönderdiği zaman buyurdular ki: (Sakın, bildiğin (şer’i kaynaklar) dan başka bir şeyle hüküm verme ve meseleleri hal etme. Eğer bir müşkülün olursa onu aydınlığa kavuşturuncaya kadar veya mesele hakkında bana mektup yazınca (ve cevap alınca)ya kadar dur (bekle). ) 58) ... Abdullah b. Amr b. el-Asra’nın şöyle dediği rivâyet edilmiştir; Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den işittim buyurdular ki ; (Beni İsrail’in işi mutedil olarak devam ediyordu. Nihayet muhtelif milletlerden aldıkları esir kadınlardan doğma nesil türedi ve bu nesil rey (=kişisel arzu) ile hüküm vermeye başlayınca kendileri dalalete gittiler ve Beni İsrail’i dalalete götürdüler, onların işleri anormale dönüştü . ) |