2. Zekâta Tabi Mallar 1560- Ebû Saîd el-Hudrî (radıyallahü anh)’den nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: " Beşten az olan devede zekât yoktur. Beş ukiyye'den az olan " gümüş" de zekât yoktur. Beş veskten az olan (hurma, üzüm ve hububat) da zekât yoktur." Buhârî, zekât, 32, 42, 56; Müslim, zekât 3,5-7; Tirmizî, zekât 7; Nesâî, zekât 5, 10, 18, 22-24; İbn Mace, zekât, 6; Dârimi, zekât 11; Muvatta, zekât 1,2; Ahmed b. Hanbel, II, 402. 1561- Ebû Saîd el-Hudrî'nin merfu' olarak rivâyet ettiğine göre Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem): " Beş vesk'ten az olan (hurma, üzüm ve hubûbat)da zekât yoktur.Bir vesk damgalanmış altmış sa'dır" buyurmuştur. İbn Mâce, zekât 20; Dârimî, zekât 11; Ahmed b. Hanbel, 111-59 Ebû Dâvûd buyurdu ki: Hadisin senedinde geçen Ebû'l-Bahteri, Ebû Saîd'den hadis duymamıştır. 1562- Mugîre (b. Mıksem)’den rivâyet edildiğine göre İbrahim (en-Nehai) şöyle demiştir: Bir vesk, -Haccâc sa'ıyle- damgalanmış altmış sa'dır. 1563- Habîb el-Mâlikî'den nakledilmiştir ki: Bir adam, İmrân b. Husayn'a; Ya Ebâ'n-Necîd! Siz bize bir takım hadisler rivâyet ediyorsunuz. (Halbuki) biz onlara Kur'ân'dan asıl bulamıyoruz? dedi. Bunun üzerine İmrân kızdı ve adama şöyle dedi: Her kırk dirhemde bir dirhem (zekât) olduğunu Kur'ân'da buldunuz mu? Her şu kadar koyundan bir koyun, her şu kadar deveden şu kadar deve (verileceğini) Kur'ân'da buldunuz mu? Adam: Hayır, dedi. İmrân: Kimden öğrendiniz bunları? Bizden öğrendiniz, biz de Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den öğrendik; ve buna benzer (daha bazı) şeyler söyledi. Hadisi kütüb-i sitte müelliflerinden sadece Ebû Dâvûd rivâyet etmiştir. |