186. Namaz Kılanın Teşehhüdden Sonra Söyleyeceği Söz 985- Ebû Hureyre (radıyallahü anh) Hazret-i Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in şöyle buyurduğunu rivâyet etmiştir: " Biriniz son teşehhüdü bitirdiği zaman dört şeyden; Cehennem azabından, kabir azabından, hayatın ve ölümün fitnesinden ve mesih-deccâl'ın fitnesinden Allah'a sığınsın." Müslim, mesâcid 128, 130, 132, zikir 50, 52; Nesâî, sehv 64, cenâiz 115; İbn Mâce, ikâme 26; Dârimı, salat 86; Ahmed b. Hanbel II, 237. 986- Abdullah b. Abbâs (radıyallahü anh)'dan; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'in teşehhüdden sonra şöyle duâ ettiği rivâyet edilmiştir: " Allah'ım, cehennem azabından, kabir azabından, Deccâl'in fitnesinden, hayatın ve ölümün fitnesinden sana sığınırım." 987- Mihcen b. el-Edra (radıyallahü anh)'den; rivâyet edilmiştir: Dedi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) mescide girmişti ki teşehhüd halinde namaz kılan bir adam gözüne ilişti. Bu zat şöyle diyordu: Allah'ım! Ey tek olan, her ihtiyaçta kendisine müracaat edilen, doğmayan, doğurmayan ve kendisinin hiç dengi olmayan Allah'ım! Senden benim günahlarımı bağışlamanı istiyorum. Çünkü sen bağışlayıcısın, merhametlisin. Mihcen diyor ku: (Bunu duyan) Resûlüllah üç defa; " Muhakkak bağışlandı, muhakkak bağışlandı, muhakkak bağışlandı." buyurdu. Nesâî, sehv, 58 - 59. |