Geri

   

 

 

 

İleri

 

181. Oturarak Namaz Kılmak

951- Abdullah b. Amr (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Bana Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in;

" Bir kimsenin oturarak kıldığı namaz(ın sevabı ayakta kıldığın)in yatısı (kadar)dır" buyurduğu haber verildi. Bunun üzerine, Resûlüllah'a (sallallahü aleyhi ve sellem) geldim ve onu oturarak namaz kılar gördüm. (Hayretimden) ellerimi başıma koydum.

Bu cümle bir nüshada " ellerimi Resûlüllah'ın üstüne koydum" bir başkasında da " ellerimi Resûlüllah'ın başına koydum" şeklindedir.Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem);

" Ey Amr'ın oğlu Abdullah, ne oluyor sana?" buyurdu.

Resûlüllah, senin " insanın oturarak kıldığı namazın sevabı ayakta kıldığının sevabının yarısı kadardır" buyurduğunu haber aldım. Halbuki sen oturarak namaz kılıyorsun, dedim.

" Evet ama, ben sizden biri gibi değilim" buyurdu.

Müslim, müsâfirûn 16, 120; Nesâî, kiyâmu’l-leyl 19, 20; Muvatta', cemaat 19, 20.

952- İmrân b. Husayn (radıyallahü anh)'den rivâyet edildiğine göre O , Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e bir kimsenin oturarak kıldığı namazın hükmünü sormuş. Efendimiz de şu karşılığı vermiştir:

" Ayakta kıldığı namaz, oturarak kıldığı namazdan daha eftaldır. Oturarak kıldığı namaz(ın sevabı) ayakta kıldığının yarısı kadar, uzanmış halde kıldığının (sevabı da) oturarak kıldığının yarısı kadardır."

Tırmizî, salât 157; Nesâî, leyl 12; İbn Mâce ikamet 141; Dârimî, salat 108; muvatta, cemaat 20, Ahmed b. Hanbel II, 192, VI, 62, 227, IV, 442, 443.

953- İmran b. Husayn (radıyallahü anh)'den nakledilmiştir ki: Bende bâsûr (hastalığı) vardı. (Bu durumda) namazı nasıl kılacağımı Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e sordum;

" Durabilirsen ayakta, gücün yetmezse oturarak ona da gücün yetmezse yan üstü uzanarak kıl" buyurdu.

Buhârî, taksîı 19; İbn Mâce, ikâme 139; Tirmizî, salat 157; Ahmed b. Hanbel IV, 426.

954- Âişe (radıyallahü anhâ)'dan nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı yaşlanıncaya kadar gece namazında oturarak birşey okurken görmedim. (Yaşlanınca) okuyacağı sûreden otuz kırk âyet kalıncaya kadar oturarak okur, sonra kalkar kalanını tamamlar ve (rükünu), secdesini yapardı.

Buhârî, teheccud 16; Müslim, musâfirîn 111, İbn Mâce, ikâme 140.

955- Hazret-i Peygamberin hanımı Âişe (radıyallahü anhâ)’dan rivâyet edildiğine göre; Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) oturarak namaz kılar ve o halde okurdu. Okuyacağı şeyden otuz-kırk âyet kadar kalınca, kalkar ve kalanı ayakta iken tamamlar, sonra da rukuunu, secdesini yapardı. İkinci rek'atte de aynı şekilde hareket ederdi.

Buhârî, teheccud 16; Müslim, musâfirîn III.

Ebû Dâvûd buyurdu ki: (Bunu), Alkame b. Vakkâs, Âişe vasıtasıyla Hazret-i Peygamberden bu rivâyete benzer bir (şekilde) rivâyette bulunmuştur.

956- Âişe (radıyallahü anhâ)’dan nakledilmiştir ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) geceleyin uzun uzun ya oturarak veya ayakta namaz kılardı. Namazı ayakta kılarsa, rükû'u ayakta yapar, oturarak kılarsa rukû'u da oturduğu yerden yapardı.

Müslim, musâfirîn 107; Nesâî, kıyamu’l-leyl 18; Ahmed b. Hanbel, VI, 262, 265.

957- Abdullah b. Şakîk'dan nakledilmiştir ki: Âişe (radıyallahü anhâ)'ya;

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir rek'atte birden fazla sûre okur muydu? diye sordum.

(Evet) Mufassallardan (okurdu), dedi.

Oturarak namaz kılar mıydı? dedim.

İnsanlar onu kocatınca (evet), dedi.

Müslim, müsâfirîn 115.