Geri

   

 

 

 

İleri

 

25- Deccal Hadislerinin Bakiyesi Hakkında Bir Bab

7579- Bize Mansûr b. Ebî Müzâhim rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Yahya b. Hamza Evzâi'den, o da İshak b. Abdillah'dan, o da amcası Enes b. Mâlik'den naklen rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuşlar:

«Üzerlerinde taylasanlar olduğu halde Asbahan yahudilerinden yetmiş bin kişi Deccal'a tâbi olacaklardır.»

7580- Bana Harun b. Abdillah rivâyet ettî.

(Dedi ki): Bize Haccâc b. Muhammed rivâyet etti.

(Dedi ki): İbnû Cüreyc şunu söyledi: Bana Ebû'z-Zübeyr şunu söyledi. Kendisi Câbir b. Abdillah'ı şöyle derken işitmiş: Bana Ümmü Şerik haber verdi ki. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’ı:

«İnsanlar Deccal'dan mutlaka dağlara kaçacaklardır.» buyururken işitmiş. Ümmü Şerik:

— Ya Resûlallah! O gün Arablar nerede olacak? diye sormuş. Onlar azdır.» buyurmuşlar.

7581- Bize bu hadîsi Muhammed b. Beşşâr ile Abd b. Humeyd rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Ebû Âsim İbn Cüreyc'den bu isnadla rivâyet etti.

7582- Bana Züheyr b. Harb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ahmed b. İshak El-Hadramî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Abdü’l-Aziz (yani; İbn Muhtar) rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Eyyûb, Humeyd b. Hilâl'den, o da içlerinde Ebû'd-Dehmâ ile Ebû Katâde'nin bulunduğu bir cemâatdan naklen rivâyet etti. (Şöyle dediler): İmran b. Husayn'a gelirken Hişam b. Âmir'e uğrardık. Bir gün şunu söyledi:

— Hakikaten sizler beni geçerek öyle bir takım adamlara gidiyorsunuz ki, onlar ne Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’in meclisinde benden çok bulunmuşlardır. Ne de onun hadîsini benden iyi bilirler. Ben Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'i:

«Âdem'in yaratılışı ile kıyâmetin kopması arasında Deccal'dan daha büyük bir fitne yoktur.» buyururken işittim.

7583- Bana Muhammed b. Hatim de rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Abdullah b. Ca'fer Er-Rakkî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ubeydullah b. Amr, Eyyûb'dan, o da Humeyd b. Hilâl'den, o da kavminden içlerinde Ebû Katâde de bulunan üç kişiden naklen rivâyet etti. (Şöyle dediler): Biz İmran b. Husayn'a giderken Hişam b. Âmir'e uğrardık...

Râvi Abdü’l-Aziz b. Muhtâr’ın hadîsi gibi rivâyette bulunmuştur. Yalnız o: «Deccal'dan daha büyük bir şey yoktur." demiştir.

7584- Bize Yahya b. Eyyûb ile Kuteybe b. Saîd ve İbn Hucur rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize İsmâîl (yani; İbn Ca'fer) Alâ'dan, o da babasından, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)'den şöyle buyurmuşlar:

«Altı şeyden: Güneşin battığı yerden doğmasından, dumandan, Deccal'dan, dabbeden bîrinizin hassaten başına gelecek vakıadan ve âmme-ten gelecek fitneden önce, amellere şitab edin!»

7585- Bize Ümeyye b. Bistam El-Ayşî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Yezîd b. Zürey' rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Şu’be, Katâde'den, o da Hasan'dan, o da Ziyad b. Rıyah'dan, o da Ebû Hüreyre'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti. (Şöyle buyurmuşlar):

«Altı şeyden: Deccal, duman, dabbetü’l-Ârz, güneşin battığı yerden doğması, umûmî fitne ve bîrinizin başına gelecek husûsî vakıadan önce amellere şitab edin.»

7586- Bize bu hadîsi Züheyr b. Harb ile Muhammed b. Müsennâ da rivâyet ettiler. (Dediler ki): Bize Abdü's-Samed b. Abdi'l-Vâris rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Hemmâm Katâde'den bu isnadla bu hadîsin mislini rivâyet etti.

Bu rivâyetlerdeki husûsî vakıadan murad; bazılarına göre ölümdür.

Umumi fitne ise kıyâmettir.

Taylasan: Biçilip dikilmeden omuzlarda taşınan bir nevî elbisedir.

Hazret-i Ümmü Şerîk'in: O gün Arablar nerede olacak? diye sormasından murad; mücâhidlerdir. Yani; o gün hak yolunda mücâhede eden ve din düşmanlarıyle çarpışanlar nerede kalacak? demek istemiştir. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) de: «Onlar azdır.» buyurmakla Dec-cal'ın hakkından gelemeyeceklerine işaret buyurmuştur. Hazret-i Ebû Hüreyre rivâyeti kıyâmetin altı alâmeti görülmezden önce ibâdet, tâat ve hayırlı işlere koşmak gerektiğine delildir. Zira bu alâmetlerden sonra yapılacak hayırların bir faydası olmayacaktır.