Geri

   

 

 

 

İleri

 

10- Zeyd b. Harise İle Üsame b. Zeyd (radıyallahü anhüma)'nın Faziletleri Bâbı

6415- Bize Kuteybe b. Saîd rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ya’kub b. Abdirrahman El-Kaâri, Mûsa b. Ukbe'den, o da Salim b. Abdillah’dan, o da babasından naklen rivâyet etti. Ki; babası şöyle diyormuş: Biz Zeyd b. Hârise'yi, Zeyd b. Muhammed'den başka bir isimle çağırmıyorduk. Nihayet Kur'ân'da:

"Onları babalarınm adları ile çağırın. Allah ındinde bu daha âdilâne bir harekettir." Süre-i Ahzâb, Âyet: 5. âyeti indi.

Şeyh Ebû Ahmed Muhammed b. İsa

(Dedi ki): Bize Ebû'l-Abbâs Es-Serrâc ile Muhammed b. Abdillah b. Yûsuf Ed-Düveyrî haber verdiler. (Dediler ki): Bize Kuteybe b. Saîd bu hadîsi rivâyet etti.

6416- Bana Ahmed b. Saîd Ed-Bârimî rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Habbân rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Vüheyb rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Mûsa b. Ukbe rivâyet etti.

(Dedi ki): Bana Salim. Abdullah'dan bu hadîsin mislini rivâyet etti.

Bu hadîsi Buhârî «Kitâbu't-Tefsir-'de; Tirmizî «Tefsir» île «Menâkıb»de'; Nesâî dahi «TefsûVde tahric etmişlerdir.

Hazret-i Zeyd b. Harise cahiliyyet devrinde esir edilmişti. Kendisini Hâkim b. Hızâm halası Hatice için satın almıştı. Ondan da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) hibe olarak aldı. Bu haber babasının kulağına erişince fidyesini vererek onu geri almak için Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) ıe geldi.

Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Zeyd'i muhayyer bıraktı. İsterse onun yanında kalacak, dilerse babasıyle beraber gidecekti. Zeyd (radıyallahü anh) onun yanında kalmayı tercih etti. Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) de kendisini evlâtlık edindi. Ve ona Ümmü Eymen'i nikahladı. Artık herkes Hazret-i Zeyd'e, Zeyd b. Muhammed diyordu. Hazret-i Zeyd'in Ümmü Eymen'den Üsâme namındaki oğlu dünyaya geldi.

Arablarda başkasının çocuğunu evlât edinmek âdeti vardı. Birisini evlât edindiler mi, artık o çocuk o hanenin öz evlâdı sayılır, mirasa da iştirak ederdi. Nihayet bu husûsda âyet inerek bu âdet yıkılmış, evlât edinmekle kimse kimsenin oğlu veya kızı sayılamıyacağı bildirilmiş, evlâtlıkları babalarının adlarıyie çağırmaları emrolunmuştur. Bunun üzerine

Hazret-i Zeyd azatlı kölelerden ilk müslüman olandır. Bir rivâyette Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'! ilk gördüğü gün müslüman olmuş, diğer bir rivâyete göre babasının kendisini almak için geldiği gün îslâ-miyeti kabul etmiştir. Hadîs-i şerîf Zeyd (radıyallahü anh)'ın faziletine delildir. Onun faziletlerinden biri de Kur'ân-i Kerîm'de isminin zikredilmesidir.

6417- Bize Yahya b. Yahya ile Yahya b. Eyyûb, Kuteybe ve İbn Hucr rivâyet ettiler. Yahya b. Yahya: Ahberanâ, Ötekiler: Hadde-senâ tâbirini kullandılar. (Dediler ki): Bize İsmail (yani İbn Ca'fer) Abdullah b. Dinar'dan naklen rivâyet etti ki: Kendisi İbn Ömer'i şunu söylerken işitmiş: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bir ordu gönderdi de üzerlerine Üsame b. Zeyd'i kumandan tayin etti. Halk onun kumandanlığına ta'n ettiler. Bunun üzerine Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) ayağa kalkarak şöyle buyurdu:

«Siz bunun kumandanlığına dü uzatıyorsanız, bundan önce onun babasının kumandanlığına da dil uzatıyordunuz. Allah'a yemin olsun ki, o kumandanlığa lâyık idi. Ve gerçekten benim için insanların en sevimlile-rindendi. Hiç şüphe yok ki, ondan sonra bu da benim için insanların en sevimlilerindendîr.»'

6418- Bize Ebû Küreyb Muhammed b. Ala' rivâyet etti.

(Dedi ki): Bize Ebû Üsâme, Ömer'den (yani İbn Hamza'dan), o da Sâlim'den, o da babasından naklen rivâyet etti ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) Minber üzerinde olduğu halde Üsame b. Zeyd'i kasdederek şöyle buyurmuşlar:

«Siz onun kumandanlığına dîl uzatıyorsanız, ondan evvel babasının kumandanlığına da dil uzatmıştınız. Allah'a yemin olsun ki: O bu işe lâyıktı. Allah'a yemin olsun ki, benim için insanların en sevimlisi İdi. Allah'a yemin olsun ki: Bu da kumandanlığa layıktır. — Usame b. Zeyd'i kasde-diyor,— Allah'a yemin olsun ki: Ondan sonra gerçekten benim İçin insanların en sevimlisi olmuştur: İmdi onu size tavsiye ederim. Çünkü o sizin yararlılarınızdandır.»

Bu hadîsi Buhârî «Kitâbu Fadâili Ashabî-n-Nebi»'de tahric etmiştir.

Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) Hazret-i Zeyd'i birkaç seriyye üzerine kumandan tayin etmişti. Bunların en büyüğü Mûte ordusudur. Halk onun hakkında dedikodu yapmış sonunda; Hazret-i Zeyd'in bu işe lâyık olduğunu anlamışlardı. Bilâhere ölüm döşeğinde iken Şam taraflarındaki Belka’ya gönderilmek üzere bir ordu teçhiz etti ve bu orduya Hazret-i Zeyd'in oğlu Üsâme'yi kumandan tayin buyurdu. Bu orduda Ebû Bekr, Ömer ve Ebû "U beyde gibi ashabın büyükleri de bulunuyordu. Hazret-i Üsâme'nin yaşı henüz on sekiz veya yirmi idi. Bu sefer onun hakkında da dedikodular başladı. Aynî, Ayyaş b. Ebî Rebîa'nın dedikoducular arasında olduğunu kaydetmiştir. Resûlüllah. (sallallahü aleyhi ve sellem) orduyu teşyi ettikten sonra dünyadan gitti. Onun yerine halife olan Hazret-i Ebû Bekr bu orduyu Hazret-i Üsâme'nin kumandasında harbe gönderdi.