5- Kuru Hurma İle Kuru Üzümden Karışık Olarak Nebiz Yapmanın Keraheti Bâbı 5260- Bize Şeyban b. Ferrûh rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Cerir b. Hâzini rivâyet etti. (Dedi ki): Ata' b. Ebî Keban'dan dinledim. (Dedi ki): Bize Câbir b. Abdillah El-Ensârî rivâyet etti ki, Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kuru üzümle kuru hurmanın ve korukla kuru huımanm karıştırılmasını yasak etmiştir. 5261- Bize Kuteybe b. Saîd rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Leys Ata' b. Ebî Rebah'tan, o da Câbir b. Abdillah El-Ensârî’den, o da Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen rivâyet etti ki kuru hurma ile kuru üzümden beraberce nebiz yapılmasını ve olgun hurma ile koruk hurmanın beraberce nebiz yapılmasını yasak etmiştir. 5262- Bana Muhammed b. Hatim de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yahya b. Saîd İbn-ü Cüreyc'den rivâyet etti, H. Bize İshâk b. İbrahim ile Muhammed b. Râfi' dâhi rivâyet ettiler. Lâfız İbn-i Râfiî'ndir. (Dediler ki): Bize Abdürrezzâk rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İbn-i Cüreyc haber verdi. (Dedi ki): Ala' bana şunu söyledi; Ben Câbir b. Abdillâh'i şöyle derken işittim. Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Nebîz yapmak için olgun hurma İle koruk hurmayı ve bunu üzümie kuru hurmayı bir yere toplarnayın buyurdular. 5263- Bize Kuteybe b. Saîd de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize rivâyet etti. H. Bize Muhammed b. Rumh dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Leys, Hakim b. Hizâm'in azatlısı Ebû'z-Zübeyr El-Mekkî'den, o da Câbir b. Abdillâh El-Ensârî'den, o da'Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen haber verdi ki: Kuru üzümle kuru hurmanın beraberce nebiz yapılmasını ve koruk hurma ile olgun hurmanın beraberce nebiz yapılmasını yasak etmiştir. 5264- Bize Yahya b. Yahya rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yezid b. Zürey', Teymî'den, o da Ebû Nadra'dan, o da Ebû Saîd'den, naklen haber verdi ki: Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kuru hurma ile kuru üzümün bir araya karıştırılmasını ve kuru hurma ile koruk hurmanın bir araya karıştırılmasını yasak etmiştir. 5265- Bize Yahya b. Eyyûb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İbn-i Uleyye rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Saîd b. Yezîd Ebû Mesleme, Ebû Nadra'dan, o da Ebû Saîd'den naklen rivâyet etti. Ebû Saîd: — Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) bize kuru üzümle kuru hurmayı ve koruk hurma ile kuru hurmayı karıştırmamızı yasak etti, demiştir. 5266- Bize Nasr b. Alî El-Cehdamı de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Bişr (yani İbn-i Mufaddal) Ebû Mesleme'den bu isnadla bu hadîsin mis-lini rivâyet etti. 5267- Bize Kuteybe b. Saîd de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Veki', İsmail b. Müslim El-Abdî'den, o da Ebû’l-Mütevekkil En-Nâci'den, o da Ebû Saîd-i Hudrî'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Sizden her kim nebîz içecekse, onu tek başına kuru üzüm olarak yahut tek başına kuru hurma veya tek başına koruk olarak içsin!» buyurdular. 5268- Bu hadîsi hana Ebû Bekr b. Ishak dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ravh b. Ubade rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İsmail b. Müslim El-Abdî, bu isnadla rivâyet etti. (Dedi ki): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) korukla kuru hurmayı yahut kuru üzümle kuru hurmayı veya kuru üzümle koruk hurmayı karıştırmayı bize yasak etti. Bu hadîste: «Sizden onu kim içerse...» buyurmuş, Râvi hadîsi Vekî'in hadisi gibi rivâyet etmiştir. 5269- Bize Yahya b. Eyyûb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İbn-i Uleyye rivâyet jetti. (Dedi ki): Bize Hişam-ı Destevâî, Yahya b. Ebî Kesir'den, o da Abdullah b. Ebî Katade'den, o da bahasından naklen haber verdi. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Koruk ile olgun hurmadan beraberce nebiz yapmayın! Kuru üzümle kuru hurmadan da beraberce nebiz yapmayın! Bunların her birinden yalnız başına nebiz yapın!» buyurdular. 5270- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Muhammed b. Bişr El-Abdi, Haccâc b. Ebî Osman'dan, o da Yahya b. Ebî Kesîr'den bu isnadla bu hadîsin mislini rivâyet etti. 5271- Bize Muhammed b. Müsennâ rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Osman b. Ömer rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ali (Bu zat İbn-i Mübarek'-tır.) Yahya'dan, o da Ebû Seleme'den, o da Ebû Katâde'den naklen haber verdi ki: Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem): «Koruk hurma ile olgun hurmadan, beraberce nebiz yapmayın! Olgun hurma ile kuru üzümden de beraberce nebiz yapmayın! Lâkin bunların her birinden yalnız başına nebîz yapsın!» buyurmuşlar. Yahya Abdullah b. Ebî Katâde'ye rasladığım, o da babasından, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen bunun gibi rivâyette bulunduğunu söylemiş. 5272- Bu hadîsi bana Ebû Bekr b. İshâk da rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ravh b. Ubade rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Hüseyin El-Mualîîm rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yahya b. Ebî Kesir bu iki isnadla rivâyette bulundu. Şu kadar var ki, o olgun hurma ile koruk hurmadan ve kuru hurma ile kuru üzümden» dedi. 5273- Bana yine Ebû Bekr b. İshâk rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Aifân b. Müslim rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ehan El-Attâr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yahya b. Ebî Kesir rivâyet etti. (Dedi ki): Bana Abdullah b. Ebî Katâde. babasından naklen rivâyet etti ki, Nebiyyullah (sallallahü aleyhi ve sellem) kuru hurma ile koruk hurma karışımı içkiden, kuru üzümle kuru hurma karışımından ve koruk hurma ile olgun hurma karışımı içkiden men etmiş ve: «Her birinden yalnız başına nebiz yapın!» buyurmuşlardır. 5274- Bana Ebû Seleme b. Abdirrahman dahi Ebû Katâde'den, o da Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)’den naklen bu hadîsin mislini rivâyet etti. 5275- Bize Züheyr b. Harb ile Ebû Küreyb rivâyet ettiler. Lâfız Züheyr'indir. (Dediler ki): Bize Veki', İkrime b. Ammar'dan, o da Ebû Kesîr El-Hanefî'den, o da Ebû Hüreyre'den naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) kuru üzümle kuru hurmayı ve koruk hurma ile kuru hurmayı yasak etti de: «Bunların her birinden yalnız başına nebiz yapılır.» buyurdular. 5276- Bu hadîsi bana yine Züheyr b. Harb rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Haşim b. Kasım rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İkrime b. Ammâr rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Yezid b. Abdirrahman b. Üzeyne —ki bu zât Ebû Kesir El-Guberî'dir— rivâyet etti. (Dedi ki): Bana Ebû Hüreyre rivâyet etti. (Dedi ki): Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) şöyle buyurdular...» Râvi yukarki hadîsin mislini rivâyet etmiştir. 5277- Bize Ebû Bekr b. Ebî Şeybe dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Alî b. Mushir, Şeyb'ânî'den, o da Habîb'den, o da Saîd b. Cübeyr'den, o da İbn Abbâs'dan naklen rivâyet etti. (Şöyle dedi): Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem) kuru hurma ile kuru üzümün bir araya karıştırılmasını ve koruk hurma ile kuru hurmanın bir araya karıştırılmasını yasak etti. Ve Curaş ahâlisine mektup yazarak onları kuru hurma ile kuru Üzümü karıştırmaktan men etti. 5278- Bana bu hadîsi Velıb b. Bakiyye de rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Haüd (yani Tahhan) Şeybânî'den bu isnadla kuru hurma ile kuru üzüm hakkında haber verdi. Ama koruk hurma ile kuru hurmayı anmadı. 5279- Bana Muhammed b. Râfi' rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Abdurrezzâk rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İbn-i Cüreyc haber verdi. (Dedi ki): Bana Mûsa b. Ukbe, Nâfi'den, o da İbn-i Ömer’den naklen haber verdi ki, şöyle diyormuş: Gerçekten koruk hurma ile olgun hurmanın beraberce ve kuru hurma ile kuru Üzümün beraberce nebiz yapılması yasak edildi. 5280- Bana Ebû Bekr b. İshak dahi rivâyet etti. (Dedi ki): Bize Ravh rivâyet etti. (Dedi ki): Bize İbn-i Cüreyc rivâyet etti. (Dedi ki) ; Bana Mûsa b. Ukbe, Nâfi'den, o da İbn-i Ömer'den, naklen haber verdi ki, Şöyle dedi: Gerçekten koruk hurma ile olgun hurmanın beraberce ve kuru hurma ile kuru üzümün beraberce nebiz yapılması yasak edildi. Bu hadîsin Câbir rivâyetini Buhârî ile Nesâî «Eşribe» bahsinde; Ebû Katâde rivâyetini Buhârî, Ebû Dâvudve İbn-i Mâce «Eşribe»'de; Nesâî «Velîme» bahsinde muhtelif râvilerden tahric etmişlerdir. Nebiz: Hurma ve kuru üzümden yapılan bir nevi hoşafdır. Buna lisânımızda bazı yerlerde tükenmez diyorlar ki, muhtelif meyveleri küpe veya fıçıya doldurarak üzerine su koymak suretiyle yapılır. Birkaç gün bekledikten sonra tükenmez kemâle gelir, Meyvalarm tadı ve ekşisi suya çıkarak içilmesi hoş bir şerbet olur. îşte bu rivâyetlerde bahsedilen ne-bîz budur. Görülüyor ki, Resûlüllah (sallallahü aleyhi ve sellem) iki nev'i bir araya karıştırarak nebiz yapmayı yasak etmiştir. Kuru hurma ile kuru üzüm, kuru hurma ile yaş hurma, kuru hurma ile koruk hurma, yaş hurma ile koruk hurma karıştırılmıyacak, bunlardan yalnız bir tanesinden, meselâ; yalnız kuru hurmadan yahut yalnız kuru üzümden nebiz yapılabilecektir. Bunun sebebini ulemâ şöyle izah etmişlerdir: İki cins bir yere karıştırılınca tadı değişmeden hemen sarhoş etme hassası meydana çıkar, içen kimse onu müskir değil (sarhoş etmez), zannederek bilmeden içki içmiş olur. Buradaki yasaklama hakkında Nevevî şunları söylemiştir: «Bizim mezhebimizle cumhûrun mezhebine göre buradaki nehiy keraheti tenzîhiyye içindir. Sarhoşluk vermedikçe nebîzi içmek haram değildir. Cumhûr ulemâ buna kaildir. Mâli kiler'den bazısı haram olduğunu söylemiştir. Ebû Hanife ile bir rivâyette Ebû Yûsuf: «Bunda bir kerahet ve bir beis yoktur. Çünkü tek başına bir ne-vî'den yapıldığında içilmesi helâl olan nebiz başka nev'ile karıştırıldığı zaman da helâldir.» demişlerdir. Cumhûr, Ebû Hanîfe'nin bu sözünü reddetmiş: Bu şeriat sahibine muhalefettir, demişlerdir. Filhakika bunu yasaklayan sahih ve sarih hadîsler rivâyet olunmuştur. Haram değilse mekruh olur.» Hanefîler'den Aynî de şöyle demektedir: «Bu babda birkaç kavil vardır. Birinci kavle göre iki nev'i karıştırılarak yapılan nebiz haramdır. Bu kavil Ebû Mûsa El-Ensârî, Enes, Câbir, Ebû Saîd (radıyallahü anh) hazeratı ile tabiinden Atâ' ve Tavus'dan rivâyet olmuştur. İmâm Mâlik ile İmâm Şâfiî, İmâm Ahmed, İshâk ve Ebû Sevr'in mezhebleri de budur. İkinci kavle göre iki nevî'den yapılan karışımın sadece ne-biz yapılması haramdır. Nebiz olduktan sonra hiç bir şey diğerinden fark edilmez. Bu anlaşılmaz kavil bazı Mâlikîler'den rivâyet olunmuştur. Üçüncü kavle göre bu rivâyetlerdeki nehiy tenzih mânâsına hamledü-miştir. -Sarhoş etmedikçe haram sayılmaz. Nevevî’nin Şafiîler'in ve cumhûrun mezhebi olarak gösterdiği kavil budur. Dördüncü kavle göre kuru üzüm nebizi ile kuru hurma nebizini karıştırarak içmekte beis yoktur. Nehiy ancak beraberce nebiz yapılmaları hususundadır. Çünkü bunlardan biri diğerini takviye eder. Bu kavil Leys'den rivâyet olmuştur. Beşinci kavle göre bu hususta hiç bir kerahet ve hiç bir beis yoktur. Ebû Hanîfe ile bir rivâyette Ebû Yûsuf'un kavilleri budur. Nevevî cumhûrun bu kavli reddettiğini ve bunun şeriat sahibine muhalefet demek olduğunu söylediklerini kaydetmiş ve: Bundan nehiy hususunda sahih ve sarih hadîsler sabit olmuştur. Haram olmazsa mekruh olur, demiştir. Ben derim ki, bu yaptıkları bundan daha çok büyük bir İmâma karşı pek kötü bir cüretkârlıktır. Ebû Hanîfe bunu kendi reyiyle söylememiştir. Onun bu hususta mesnedi bir takım hadislerdir...» Bundan sonra Aynî her türlü nebizin helâl olduğunu bildiren üç hadîs rivâyet etmiştir. Bunların birinde Safıyye binti Atıyye şöyle demektedir: «Abdü’l-Kays kabilesinden bazı kadınlarla birlikte Âişe (radıyallahü anhâ)'nın yanına girmiş, kendisine kuru hurma ile kuru üzümden sual açtık da şunları söyledi: Ben bir avuç kuru hurma, bir avuç da kuru üzüm alır, bunları bir kaba koyar, yumuşatırdım. Sonra bu nebizi Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'e sunardım.» Ayni bu hadîslerin istidlale elverişli olduklarını göstermek için râvilerden de bahsetmiştir. Bazı rivâyetlerde zikri geçen Zehv: Kızarmaya ve sararmaya başlamış hurma mânâsına gelir. Curaş: Yemen'de bir beldenin ismidir. |